Bilişim sistemine girme
suçu Türk Ceza Kanunu'nun onuncu bölümünde "bilişim alanında suçlar"
bölümünün 243. maddesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
TCK
m. 243: "(1)Bir BİLİŞİM SİSTEMİNİN BÜTÜNÜNE VEYA BİR KISMINA, HUKUKA AYKIRI OLARAK
GİREN VE ORADA KALMAYA DEVAM EDEN kimseye bir yıla kadar hapis veya
adli para cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin
bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde,
verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği
veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına
hükmolunur." Şeklindedir.
Kanunun bilişim
sistemene girme suçu hakkındaki gerekçesi ise “ Bilişim sistemlerine karşı suçların
düzenlendiği bölümde yer alan bu maddede bilişim sistemine girme fiili suç olarak tanımlanmıştır.
BİLİŞİM SİSTEMİNDEN
MAKSAT, VERİLERİ TOPLAYIP YERLEŞTİRDİKTEN SONRA BUNLARI OTOMATİK İŞLEMLERE TÂBİ
TUTMA OLANAĞINI VEREN MANYETİK SİSTEMLERDİR.
Maddenin birinci fıkrasında bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak
girmek veya orada kalmaya devam etmek fiili suç hâline getirilmiştir.
Sisteme,
hukuka aykırı olarak giren kişinin belirli verileri elde etmek amacıyla hareket
etmiş bulunmasının önemi yoktur. Sisteme, doğal olarak, haksız ve kasten
girilmiş olması suçun oluşması için yeterlidir.
İkinci fıkraya göre, birinci
fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler
hakkında işlenmesi, bu suç açısından daha az ceza ile cezalandırılmayı
gerektirmektedir.
Üçüncü fıkrada, bu suçun neticesi
sebebiyle ağırlaşmış hâli düzenlenmiştir. Birinci fıkrada tanımlanan suçun
işlenmesi nedeniyle sistemin içerdiği verilerin yok olması veya değişmesi
hâlinde failin, suçun temel şekline nazaran daha ağır ceza ile
cezalandırılması öngörülmüştür. Dikkat
edilmelidir ki, bu hükmün uygulanabilmesi için, failin verileri yok etmek veya
değiştirmek kastıyla hareket etmemesi gerekir.
Sistem içindeki bütün soyut
unsurlar, fıkrada geçen “veri” teriminin kapsamındadır.” şeklindedir.
Örnek Yargı Kararları
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, E. 2014/19342-K. 2015/2322 ve 3.2.2015
tarihli karar: “Dava,
bilişim sistemine girme suçuna ilişkindir. Sanık, katılanın kullandığı e-posta
adresi ile irtibatlı olan facebook adresini bilgisi ve rızası olmaksızın
değiştirerek erişilmez kılmıştır. Sanık suçlamayı kabul etmediği gibi, hattına
başkalarının girmiş olabileceğini ileri sürmüştür. Katılanın e-mail adresine
giremediğini belirttiği tarihten şikayet tarihine kadar olan dönemde, bu
adresin faal olup olmadığı, katılan tarafından kendi adresine erişim sağlanıp
sağlanmadığı tespit edilmelidir. Sanık tarafından bu tarihten sonra giriş
yapılıp yapılmadığı, adrese ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, şifre
değiştirilmişse hangi tarihte ve hangi IP numarası ile erişim sağlanarak
şifrenin değiştirildiği ilgili internet sağlayıcısından sorulmalıdır. Bilirkişiden
de görüş alınarak sanığın hukuki durumun takdir ve tayini gerekir.”
Yargıtay 11.
Ceza Dairesi, E. 2008/18190-K. 2009/3058 ve 26.3.2009 tarihli karar: “ Sanığın, katılanın
yetkilisi olduğu İmalat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited şirketinin Türkiye
E. Bankası Denizli şubesinde bulunan hesabına internet üzerinden izinsiz giriş
yaptığı, ancak şirkete ait hesaba girdikten sonra bu hesapta oynama yaparak
başka bir hesaba havale yapmadığının iddia ve kabul olunması karşısında sanığın
eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 243/1.maddesinde
düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmelidir. 5237 sayılı TCK.nun 7/2. maddesi gözetilerek; 5728 sayılı
Yasanın 562. maddesi ile değişik
CMK.nun 231. maddesi uyarınca
hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının takdir ve değerlendirilmesinde
zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiştir.”