ON ÜÇÜNCÜ BAP
TAKSİRATLI VE HİLELİ İFLAS
I- TAKSİRATLI İFLAS
TAKSİRATLI İFLAS HALLERİ
MADDE 310 - Aşağıdaki hallerden biri kendisinde
bulunan müflis taksiratlı sayılır ve Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır.
1- Ziyanları için makul sebepler gösteremezse;
2- Evinin masrafları hadden fazla ise;
3- Kumar yahut mücerret baht oyunlarında ve borsa
muamelelerinde külliyetli para sarfetmisse;
4- Borcunun, mevcudu ile alacağından çok olduğunu
bildiği halde bu vaziyetinden haberleri olmıyan kimselerden ehemmiyetli
miktarda veresiye mal satın yahut borç para almış ise;
5- (Değişik: 6763 - 29.8.1956 / m.42) Ticaret Kanununun 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının 1 ilâ 3 üncü
bentlerinde sayılan defterleri hiç veya Kanunun emrettiği şekilde tutmamış ise;
6- Mevcudu ile alacağından çok fazla mebaliğ için
senetler imza etmiş ise;
7- (Değişik: 538 - 18.2.1965 / m.128) İflâs takibi
sırasında mahkeme, iflâs idaresi veya iflâs dairesi tarafından çağrıldığı halde
makbul bir mazeret olmaksızın gelmemiş ise;
8- İşlerini terkederek kaçmış ise;
9- Evvelki bir konkordato şartlarını ifa etmeden
yeniden iflâsına hükmolunmuş ise;
10- 178 inci maddenin son fıkrası hükmüne riayet
etmeyipte bir sene içinde iflâsı vuku bulmuşsa.
II- HİLELİ İFLAS
HİLELİ İFLAS HALLERİ
MADDE 311 - (Değişik:
538 - 18.2.1965 / m.129) İflâsından evvel veya sonra alacaklılarını zarara
sokmak kasdiyle ve hususiyle aşağıdaki suretlerle hileli muamelelerde bulunan
kimse hileli müflis sayılır ve Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır :
1. Alacaklıların müşterek rehini makamında olan
mallarını tamamen veya kısmen kaçırır, gizler veya tahrip ederse;
2. Alacaklıların zararına olarak hakikata aykırı
makbuzlar verir veya yazı ile borç ikrar ederse;
3. Muvazaalı satışlar, muameleler yahut bağışlamalar
yaparsa;
4. Evlenme mukavelesinde hakikaten getirilmemiş bir
çeyizi getirilmiş gibi tanır ve karı da bu mukaveleyi kocasının alacaklılarına
karşı istimale kalkışırsa;
5. Hakikata aykırı borç ikrar etmek yahut muvazaalı
muameleler ve mukaveleler yapmak suretiyle alacaklılarını zarara sokarsa;
6. Borcu mevcudu ile alacağından ziyade olduğunu
bildiği halde ehemmiyetli kıymeti haiz ticari mallarını yahut fabrikasının
mahsullerini hem satış gününün piyasasından, hem de malolduğu veya
satınalındığı kıymetten pek aşağı bir fiyatla satmak suretiyle mevcudunu israf
ederse;
7. Konkordato mukavelesi haricinde alacaklıya hususi
menfaatler temin ederse;
8. Hakikate aykırı muhasebe ve sahte bilânçolarla
aktifini hakikatte olduğundan fazla veya noksan gösterirse.
(Değişik 2. fıkra: 3222 - 6.6.1985 / m.38) Bir
numaralı bentte yazılı malların kıymetine göre Türk Ceza Kanununun 522 nci maddesi tatbik olunur.
Bir numaralı bentte yazılı suçları yapanlar müflisin
evi halkından kimseler ise müflis gibi cezalandırılırlar.
Türk Ceza Kanununun iştirak hükümleri dışında kalsa
dahi, müflisin aktifini azaltmak maksadiyle ona ait taşınır ve taşınmaz malları
kısmen veya tamamen saklıyan veya kaçıran ve muvazaa ile temellük eden veya bu
hususlarda yataklık veya tavassut eden veya iflâs masasına müracaat ile kısmen
veya tamamen asılsız alacaklarını kaydettiren veya müflisin tediye kabiliyetine
azaltmak maksadiyle kendi adına veya müstear adla ticari faaliyetlere girişen
kimseler hakkında dahi aynı cezalar uygulanır.
ON DÖRDÜNCÜ BAP
İTİBARIN YERİNE GELMESİ
A - HİLELİ MÜFLİS
MADDE 312 - Hileli
müflis itibarının yerine gelmesini Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun memnu hakların iadesine dair
faslındaki hükümlere göre elde edebilir. Ancak mezkûr fasılda yazılı şartların
ifasından başka dilekçesine, masaya kabul edilmiş bütün alacaklıların
alacakları tamamen itfa edildiğine dair makbuzlarını veya sair vesikalarını
raptetmesi lâzımdır.
B - TAKSİRATLI MÜFLİS
MADDE 313 -Taksiratlı müflis infazı lâzımgelen
cezasını çektikten veya kanuni sebeplerle ceza düştükten sonra iflâs kararını
veren mahkemeye dilekçe ile müracaat ederek itibarının yerine gelmesini talep
edebilir. Dilekçe masaya kabul edilmiş bütün alacaklıların alacaklarını
gösteren iflâs dairesinden alınmış bir defterle bu borçların tamamen itfa
edildiğine dair makbuzlar veya sair ispat edici evrak ile tevsik edilir.
C - ADİ MÜFLİS
MADDE 314 - Adi müflis masaya kabul edilmiş bütün
alacaklıların alacaklarını itfa ettiğine dair makbuz veya vesikaları göstererek
iflâsa karar veren mahkemeden itibarının yerine gelmesini istiyebilir.
İLAN
MADDE 315 - Yukarıdaki maddelere göre talebin kabulü
üzerine verilen hüküm, Resmî Gazete ile ilân olunur.
ÖLÜMDEN SONRA İTİBARIN YERİNE GELMESİ
MADDE 316 - Hileli veya taksiratlı yahut adi müflisin
itibarının yerine gelmesine ölümünden sonra mirasçılarından birinin talebile de
hükmolunabilir.
ON BEŞİNCİ BAP
FEVKALADE HALLERDE MÜHLET VE TATİL
I- FEVKALADE MÜHLET
BU BABIN TATBİKİ ŞARTLARI
MADDE 317 - Fevkalade hallerde hususile devamlı
iktisadi buhranlarda İcra Vekilleri Heyeti 318 den 329 uncuya kadar olan
maddeler hükümlerinin muayyen bir müddet için bu hallerden müteessir olan
mıntıka borçlularına tatbik edilmesine karar verebilir.
FEVKALADE MÜHLETİN KABULÜ, BORÇLUNUN DİLEKÇESİ
MADDE 318 - İcra
Vekilleri Heyetince bu suretle tayin edilen mıntıkalarda 317 nci maddede
gösterilen haller sebebile kusuru olmaksızın taahhütlerini ifa edemiyen borçlu
mühletin hitamında borçlarını tamamen tediye edebileceğini ahval ümit
ettiriyorsa icra mahkemesinden nihayet altı ayı geçmemek üzere fevkalâde bir
mühlet istiyebilir.
Borçlu dilekçesine mali vaziyetini gösteren
vesikaları, alacaklılarının listesini raptetmeğe ve icra mahkemesi tarafından
talep olunan bütün malûmatı vermeğe ve kendisinden istenebilecek evrakın
hepsini göstermeğe mecburdur. Borçlu iflâs yolile takibe tâbi ise dilekçesine
fazla olarak bilânço ve defterlerini de rapteder.
(Ek fıkra: 4949 - 17.7.2003 / m.85) Dilekçenin verilmesinden sonra icra mahkemesi, 326 ncı
maddede öngörülen alacaklar hariç, tedbir yoluyla derdest takipleri
durdurabilir. İcra mahkemesi, takiplerin durdurulması süresinin fevkalade
mühletten indirilip indirilmeyeceğini ve indirilecekse ne ölçüde indirileceğini
belirler.
İCRA MAHKEMESİNE YAPILACAK TETKİKLER
MADDE 319 - İcra mahkemesi lüzum gördüğü tahkikleri de
yaptıktan sonra mühlet talebi ilk bakışta esassız gibi görünmezse bir gün tayin
ve o gün için ilân tarikile bütün alacaklıları davet ve icabında ehli hibreye
de müracaat eyler.
Alacaklılar tayin olunan günden evvel dosyayı tetkik
edebilirler; alacaklıların mühlet talebine karşı tahrirî itirazlarını dermeyan
etmek yetkileri de vardır.
İcra mahkemesi kısa bir müddette kararını verir;
mühlet vermekle beraber borçluyu bir veya müteaddit taksitlerle ödemeğe de
mecbur edebilir.
İSTİNAF YOLUNA BAŞVURMA
MADDE 320 - (Değişik madde ve başlığı: 5311 -
2.3.2005 / m.20 - Yürürlük m.30) Karar hakkında tebliğ tarihinden itibaren on gün
içinde borçlu ile alacaklılardan her biri istinaf yoluna başvurabilir.
İcra mahkemesi tarafından verilmiş olan fevkalade
mühletin hükmü, bölge adliye mahkemesinin(*) kesin kararına kadar
geçerlidir.
_____
(*) 5311
Sayılı Kanun ile eklenen geçici 7. maddesi
hükmüne göre, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235
sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin
Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca
göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar
İcra ve İflas Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar
düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır."
Değişiklikten önceki metni görmek için madde sonundaki
kırmızı kutuya tıklayınız.
_____
DEFTER TANZİMİ, KOMİSER
MADDE 321 - İcra mahkemesi, mühlet kararını vermezden
evvel veya verirken defter tutulmasını emreder ve alacaklıların haklarını
korumak maksadile diğer bütün tedbirleri alır.
Merci mühlet vermekle beraber borçlunun muamelelerine nezaret
etmek üzere bir komiser tayin edebilir.
KARARIN TEBLİĞİ
MADDE 322 - Mühlet kararı katileşince icra dairesine
tebliğ ve hemen ilân olunur.
NETİCELER, TAKİPLER VE MÜDDETLER
MADDE 323 - (Değişik: 4949 - 17.7.2003 / m.86) Mühlet içinde borçluya karşı takip yapılabilir ve bu
takiplere hacze veya depo emrine kadar devam edilebilir. Haczedilen ücretler
mühlet sırasında da tahsil edilir; mühlet sırasında veya mühletten önce
başlatılmış bir takip çerçevesinde ayni teminat kapsamına girdiği takdirde
kiralar için de aynı kural geçerlidir. Buna mukabil, rehnin paraya çevrilmesi
talebi, haciz veya depo emri mühletin verilmesinden önce vuku bulmuş olsa bile,
satış yapılamaz veya iflasa karar verilemez.
106, 150/e, 156, 206, 278, 279 ve 280 inci maddelerde
öngörülen süreler mühlet süresince uzatılır. Aynı kural, ayni teminatlarda,
taşınmaz rehni ile temin edilmiş alacakların faizleri için de geçerlidir.
BORÇLUNUN TASARRUF HAKLARI
A - UMUMİYETLE
MADDE 324 - Borçlu
işlerine devam edebilir. Ancak mühletin devamınca alacaklıların kanuni
menfaatlerine dokunacak yahut alacaklılardan bir kısmını diğerlerinin zararına
olarak tercih suretile yapılacak muameleler memnudur.
B - YETKİLİ MAKAM TARAFINDAN ALINAN HUSUSİ TEDBİRLER
HAKKINDA
MADDE 325 - İcra mahkemesi fevkalâde mühleti verirken
komiserin, yoksa bizzat icra mahkemesin muvafakatı olmaksızın borçlunun
taşınmazlarını temlik yahut bunlar üzerinde aynî haklar tesis, rehinler ihdas,
ivazsız tasarruflar icra etmiyeceğine ve fevkalâde mühletten evvel doğmuş
borçlara karşı ödemeler yapamıyacağına ve kefalet edemiyeceğine ve ederse
hükümsüz olacağına karar verebilir.
Ancak 206 ncı maddede mezkûr ikinci ve üçüncü sıradaki
borçların ödenmesi ve 319 uncu maddenin üçüncü fıkrasında bahsolunan
taksitlerin tediyesi için muvafakat almağa lüzum yoktur.
Fevkalâde mühlet kararında yukarıdaki kayıtlar
bulunursa bunlar da ilâna yazılır ve fevkalâde mühlet tapu siciline temlik
hakkının tahdidi suretile geçirilir.
FEVKALADE MÜHLETE TABİ OLMAYAN ALACAKLAR
MADDE 326
- (Değişik 1. fıkra: 4949 - 17.7.2003 / m.87) Mühlet,
beşyüzmilyon liradan aşağı alacaklara ve 206 ncı maddenin birinci sırasındaki
alacaklara uygulanmaz.
Bu alacaklar, borçlu iflâs yolile takibe tâbi bulunmuş
olsa bile fevkalâde mühlet esnasında ancak haciz yolile yahut rehinin paraya
çevrilmesi suretile takip olunabilir.
UZATMA
MADDE 327 - 317 inci
madde hükümlerine göre tayin olunan müddet içinde borçlunun dilekçesi üzerine
icra mahkemesi tarafından verilen fevkalâde mühlet; bunu icap ettiren sebepler
borçlunun kusuru olmaksızın devam ediyorsa, nihayet dört ay uzatılabilir.
Borçlu dilekçesine alacaklıların mütemmim bir
listesini ve eğer iflâs yolile takibe tâbi ise mütemmim bir bilânço raptetmeğe
mecburdur.
İcra mahkemesi alacaklıların itirazlarını yazı ile
bildirmeleri için bir müddet tayin ederek uzatma talebini ilânla tebliğ eder.
Bir komiser tayin edilmiş ise o da rapor vermeğe davet
olunur.
Müddet bittikten sonra merci kararını verir ve bu karar
aynı şartlara göre ilân olunur. Fevkalâde mühlette olduğu gibi bu karar
hakkında da (Değişik ibare: 5311 - 2.3.2005 / m.21 - Yürürlük m.30) "istinaf yoluna başvurulabilir."
(Değişik ibare: 5311 - 2.3.2005 / m.21 - Yürürlük m.30) "Bölge adliye mahkemesi"(*) bu halde dosya üzerine kararını
verir.
_____
(*) 5311
Sayılı Kanun ile eklenen geçici 7. maddesi
hükmüne göre, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235
sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin
Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca
göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar
İcra ve İflas Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar
düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır."
_____
REFİ
MADDE 328 - İcra mahkemesi aşağıdaki hallerde
alacaklılardan birinin veya komiserin talebi üzerine mühletin kalkmasına karar verebilir
:
1- Borçlu tayin olunan taksitleri vaktinde ödemezse;
2- Borçlu komiserin talimatı hilâfına hareket eder ve
alacaklıların kanuni menfaatlerini ihlâl yahut bazılarını diğerlerinin zararına
olarak iltizam eylerse;
3- Borçlunun mercie verdiği malûmatın hakikata muhalif
olduğunun yahut borçlunun bütün taahhütlerini ifaya muktedir bulunduğunu
alacaklılardan biri ispat ederse.
Borçlu dinlenmeğe yahut itirazlarını yazı ile
bildirmeğe davet olunur. Merci icabı halinde mütemmim malûmat elde ettikten
sonra dosya üzerine kararını verir. Müracaat vukuunda (Değişik ibare: 5311 - 2.3.2005 / m.22 - Yürürlük m.30) "bölge adliye mahkemesi de"(*) aynı veçhile hareket eder. Refi
kararı mühlet kararının tâbi olduğu şartlar dairesinde ilân olunur.
Refi kararı ikinci ve üçüncü numaraya göre verilmiş
ise borçluya konkordato mühleti veya yeni bir fevkalâde mühlet verilemez.
_____
(*) 5311
Sayılı Kanun ile eklenen geçici 7. maddesi
hükmüne göre, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235
sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin
Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca
göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar
İcra ve İflas Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar
düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır."
_____
FEVKALADE MÜHLET İÇİNDE KONKORDATO VE YENİDEN MÜHLET
VERİLMEMESİ
MADDE 329 - Fevkalâde
mühletin devamı esnasında konkordato talep etmek arzusunda bulunan borçlu
vesikalarını ve komiserin mütaleanamesile birlikte konkordato projesini
mühletin bitmesinden evvel vermeğe mecburdur.
Fevkalâde müddetin bitmesinden sonra başlayan altı ay
içinde konkordato mühleti verilemeyeceği gibi yeniden fevkalâde mühlet de
verilemez.
İFLASIN ERTELENMESİ İLE İLİŞKİ:
MADDE 329/a - (Ek: 4949 - 17.7.2003 / m.88) Bir sermaye şirketi veya kooperatif fevkalade mühlet
elde etiği takdirde, mühletin bitiminden itibaren bir yıllık süre içinde 179 ve
devamı maddeleri uyarınca iflasın ertelenmesinden yararlanamaz.
Bir sermaye şirketi veya kooperatifin iflası 179 ve
devamı maddeleri uyarınca ertelendiği takdirde, bu ertelemenin bitiminden
itibaren bir yıllık süre içinde fevkalade mühlet verilemez.
II - FEVKALADE HALLERDE TATİL
İCRA TAKİPLERİNİN DURDURULMASI HALLERİ
MADDE 330 - Salgın hastalık, umumi bir musibet veya
harp halinde İcra Vekilleri Heyetinin kararile memleketin bir kısmında veya
bazı iktisadi zümreler lehine muayyen bir müddet için icra takipleri
durdurulabilir.
ON ALTINCI BAP
CEZAİ HÜKÜMLER
ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTEN
BORÇLULARIN CEZASI
MADDE 331.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.1) Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten
önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını
veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten
düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine
geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette
eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını
ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli
para cezası ile cezalandırılır.
İflas takibinden veya doğrudan doğruya iflas
hallerinde iflas talebinden önce birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu
hakkında da bu fiiller başka bir suç oluştursa dahi bu hükümler uygulanır.
Konkordato mühleti veya iflasın ertelenmesi talebinden
önceki iki yıl içinde ya da konkordato mühleti talebi veya iflasın ertelenmesi
süresinden sonra birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu
hükümler uygulanır.
Taşınmaz rehni kapsamında bulunan eklentinin rehin
alacaklısına zarar vermek kastı ile taşınmaz dışına çıkarılması halinde,
eklentinin zilyedi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para
cezası ile cezalandırılır.
Bu suçlar alacaklının şikayeti üzerine takip olunur.
ACZİNE KENDİ FİİLİYLE SEBEBİYET VEREN VEYA VAZİYETİNİN
FENALIĞINI BİLEREK AĞIRLAŞTIRAN BORÇLUNUN CEZASI
MADDE 332.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.2) Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten
önceki iki yıl içinde borçlu, adet üzere tecviz edilemiyecek bir hiffetle
hareket ederek veya haddinden ziyade masraflar yaparak yahut cüretli talih
oyunlarına veya basiretsizce spekülasyonlara girişerek yahut işlerinde ağır
ihmallerde bulunarak aczine kendi fiili ile sebebiyet verir yahut vaziyetinin
fenalığını bildiği halde o gibi hareketlerle bu fenalığı ağırlaştırırsa,
aleyhine aciz belgesi istihsal edildiği veya alacaklı alacağını istifa
edemediğini ispat ettiği takdirde, onbeş günden altı aya kadar hapis cezasiyle
cezalandırılır.
Konkordato mühleti talebinden önceki iki yıl içinde
birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu hükümler uygulanır.
Bu suç alacaklının şikayeti üzerine takip olunur.
Borçluyu fazla borç altına girmeye veya talih oyunu ile spekülasyonlarda
bulunmaya sevk etmiş yahut ağır faiz almak suretiyle zaafından istifade etmiş
olan alacaklıların şikayet hakkı yoktur.
İFLAS VE KONKORDATO İŞLERİNDE HUSUSİ MENFAAT TEMİN
EDENLERİN CEZASI
MADDE 333.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.3) Her kim iflas bürosu veya idaresinin yahut bir
alacaklının veya alacaklılar toplanmasındaki mümessilinin reyini yahut
konkordatoya muvafakatini kazanmak için ona hususi bir menfaat temin veya vaat
ederse altı aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Menfaat temin eden alacaklı yahut mümessili de aynı
ceza ile cezalandırılır.
Suçun iflas bürosu veya idaresi üyesi tarafından
işlenmesi halinde, ceza yarı oranında artırılır.
TİCARİ İŞLETMEDE YÖNETİCİNİN SORUMLULUĞU:
MADDE 333/a.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.4) Ticaret şirketlerinde hukuken veya fiilen yönetim
yetkisine sahip olanların alacaklıları zarara uğratmak kastıyla ticari
işletmenin borçlarını kısmen veya tamamen ödemeyerek alacaklıları zarara
soktukları takdirde, bu işlem ve eylemlerin başka bir suç oluşturmaması
halinde, alacaklının şikayeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve
beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Birinci fıkradaki suç taksirle işlendiği takdirde,
alacaklının şikayeti üzerine, fail hakkında zararın ağırlığına göre ikibin güne
kadar adli para cezasına hükmolunur.
KONKORDATODA VEYA SERMAYE ŞİRKETLERİ İLE
KOOPERATİFLERİN UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRILMASINDA YETKİLİ KİMSELERİ
HATAYA DÜŞÜREN YA DA KONKORDATO VEYA UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRMA
KOŞULLARINA UYMAYAN BORÇLUNUN CEZASI:
MADDE 334.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.5) Konkordato
mühleti elde etmek veya konkordato veya sermaye şirketleri ile kooperatiflerin
uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırma projesini tasdik ettirmek için hileli
tutum ve davranışlarıyla mali durumu hakkında alacaklıları, komiseri, ara dönem
denetçisini veya yetkili memuru hataya düşürmek veya konkordato projesine ya da
sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması
projesine uymamak yoluyla kasten zarara sebebiyet veren borçlu, ilgilinin
şikayeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır.
KONKORDATO KOMİSERİNİN SORUMLULUĞU:
MADDE 334/a
-(...) (Madde 334/a, 1.6.2005 tarih ve 25832 sayılı Mükerrer R.G.'de
yayımlanan, 31.5.2005 tarih ve 5358 sayılı Kanunun 23.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
KİRACININ CEZALANDIRILACAĞI HALLER
MADDE 335 - Üzerlerinde kiralayanın hapis hakkı
tanınmış ve 270 inci madde mucibince defteri yapılmış eşyayı kaçıran veya
gizleyen borçlu ile tahliyesi emrolunan yeri kiralayana zarar vermek maksadile
işgal ettiren şahıs Türk Ceza Kanununun (276) ncı maddesine göre cezalandırılır.
MÜFLİSİN MALLARINI VERMİYENLER HAKKINDAKİ CEZALAR
MADDE 336.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.6) Müflisin
mallarını ellerinde bulunduran veya müflise borçlu olan üçüncü şahıslar,
iflasın açıldığına dair ilana muttali oldukları tarihten itibaren bir ay içinde
makbul bir mazeret olmaksızın o malları iflas idaresi emrine vermezler veya
borçlarını bildirmezlerse, doksan güne kadar adli para cezası ile
cezalandırılır.
KENDİSİNE TESLİM EDİLEN MALLARI VERMEYENLER HAKKINDAKİ
CEZALAR:
MADDE 336/a
- (...) (Madde 336/a, 1.6.2005 tarih ve 25832 sayılı Mükerrer R.G.'de
yayımlanan, 31.5.2005 tarih ve 5358 sayılı Kanunun 23.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
MAL BEYANI İÇİN GELMİYENLERİN VE BEYANDA
BULUNMIYANLARIN VE İSTENEN MALI TESLİM ETMİYENLERİN CEZASI
YÜKÜMLÜLÜKLERİN YERİNE GETİRİLMEMESİ:
MADDE 337.- (Değişik madde ve başlığı: 5358 -
31.5.2005 / m.7)
(...) (Madde 337 nin 1.
fıkrası, Anayasa Mahkemesi'nin 16.4.2008 tarih ve 26849 sayılı R.G.'de
yayımlanan, 28.2.2008 T., 2006/71 E. ve 2008/69 K. sayılı Kararı ile
yayımından 1 yıl sonra yürürlüğe girmek üzere iptal edilmiştir.)
162, 209 ve 216 ncı maddeler hükümlerine muhalefet
edenler hakkında da iflas idaresinin vereceği müzekkere üzerine, aynı ceza
verilir. Bu maddelerde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi halinde,
verilen ceza düşer.
TİCARETİ TERK EDENLERİN CEZASI
MADDE 337/a.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.8) 44 üncü maddeye göre mal beyanında bulunmayan veya
beyanında mevcudunu eksik gösteren veya aktifinde yer almış malı veya yerine
kaim olan değerini haciz veya iflas sırasında göstermeyen veya beyanından sonra
bu malları üzerinde tasarruf eden borçlu, bundan zarar gören alacaklının
şikayeti üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Birinci fıkradaki fiillerin işlenmesinden alacaklının
zarar görmediğini ispat eden borçluya ceza verilmez.
Borçlunun iflası halinde, birinci fıkradaki durum
ayrıca taksiratlı iflas hali sayılır.
HAKİKATE MUHALİF BEYANDA BULUNANLARIN CEZASI
MADDE 338.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.9) Bu Kanuna göre istenen beyanı, hakikate aykırı surette
yapan kimse, alacaklının şikayeti üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası
ile cezalandırılır.
Hakkında aciz vesikası alınmış borçlu, asgari ücretin
üstünde bir geçim sürdürdüğü, aciz vesikası hamili alacaklının alacağının aciz
vesikasına bağlanmasından en geç beş sene içinde müracaatı üzerine sabit
olursa, asgari ücretin üstünde kalan gelirlerinden icra tetkik merciinin dörtte
birden az olmamak üzere tespit edeceği kısmını merci kararının kesinleşmesinden
itibaren en geç bir ay içinde ve aciz vesikasındaki borcun ödenmesine kadar her
ay icra dairesine yatırmaya mecburdur. Bu mükellefiyeti yerine getirmeyen
borçlu hakkında bir yıla kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine
başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine
yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar
keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan
dolayı tazyik hapsinin süresi bir yılı geçemez.
Borçlunun nafaka borçluları dahil üçüncü şahıstan
yardım görmesi, asgari ücretin üstünde eline geçen para ve menfaatlerin icra
mahkemesi kararı ile belirlenecek kısmını, icra veznesine yatırmak
mükellefiyetini ortadan kaldırmaz.
İkinci fıkradaki hükmün tatbikini birden fazla aciz
vesikası hamili alacaklı talep etmiş ise, bunlar talep tarihi sırasıyla öncelik
hakkını haizdir.
BEYANDAN SONRA MAL VE KAZANÇTA OLAN TEZAYÜDÜ
BİLDİRMEYEN BORÇLUNUN CEZASI
MADDE 339.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.10) Sonradan kazandığı malları veya kazancında ve
gelirinde vaki tezayütleri bu Kanun mucibince bildirmeye mecbur olan borçlu
makbul bir mazereti olmaksızın yedi gün içinde icra dairesine taahhütlü
mektupla veya şifahi surette bildirmezse ve bu mal veya kazancı asıl veya bedel
itibariyle mevcut olduğu takdirde, on gün; mal veya kazancını asıl veya bedel
itibariyle makbul bir sebep olmaksızın elden çıkarmışsa, bir aya kadar disiplin
hapsi ile cezalandırılır.
Bu cezalara alacaklının şikayeti üzerine karar
verilir. Kişi, icra takibine konu olan borcu tamamen ödediği takdirde, bu ceza
düşer.
BORÇLUNUN ÖDEME ŞARTINI İHLALİ HALİNDE CEZA
MADDE 340.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.11) 111
inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde
kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden
borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar
verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o
tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye
edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar
verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.
ÇOCUK TESLİMİ EMRİNE MUHALEFETİN CEZASI
MADDE 341.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.12) Çocuk
teslimi hakkındaki ilamın veya ara kararının gereğini yerine getirmeyen veya
yerine getirilmesini engelleyen kişinin, lehine hüküm verilmiş kimsenin
şikayeti üzerine, altı aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine
başlandıktan sonra ilamın veya ara kararının gereği yerine getirilirse, kişi
tahliye edilir.
İCRA DAİRESİNCE TESLİM EDİLEN TAŞINMAZ VEYA GEMİYE
TEKRAR GİRENLERİN CEZASI
MADDE 342.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.13) İcra
dairesi marifetiyle alacaklıya veya alıcıya teslim edilen bir taşınmaza veya
gemiye haklı bir sebep olmaksızın tekrar giren borçlu, 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun 290 ıncı maddesi mucibince umumi hükümler dairesinde
cezalandırılır.
30 VE 31 İNCİ MADDELER HÜKMÜNE MUHALEFET EDENLERİN
CEZASI
MADDE 343.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.14) Yalnız
kendisi tarafından yapılacak olan bir işin yapılması veya bir işin yapılmaması
yahut bir irtifak hakkının tesisi veya kaldırılması hakkındaki ilam hükümlerine
makbul mazerete müstenit olmayarak muhalefet eden borçluların, lehine hüküm
verilmiş kimsenin şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir.
Hapsin tatbikine başlandıktan sonra ilamın gereği yerine getirilirse, borçlu
tahliye edilir.
NAFAKAYA İLİŞKİN KARARLARA UYMAYANLARIN CEZASI: (*)
_____
(*) Madde 344 ün "Nafaka Hükmüne Uymıyanların
Cezası" şeklinde olan başlığı, 30.7.2003 tarih ve 25184 sayılı R.G.'de
yayımlanan, 17.7.2003 tarih ve 4949 sayılı Kanunun 97. maddesi hükmü gereğince
değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
_____
MADDE 344.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.15) Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen
borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar
verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse,
borçlu tahliye edilir.
Borçlunun, nafakanın kaldırılması veya azaltılması
talebiyle dava açmış olması halinde, ileri sürdüğü sebepler göz önünde
bulundurularak, tazyik hapsinin uygulanması bu davanın sonuna
bırakılabilir.
HÜKMİ ŞAHISLARIN MUAMELELERİNDE KİMLERİN CEZA GÖRECEĞİ
MADDE 345 - Bu
kanunda yazılı suçlar, hükmi bir şahsın idare veya muamelelerini ifa sırasında
işlenmiş ise ceza o hükmî şahsın müdürlerinden, mümessil ve vekillerinden,
tasfiye memurlarından, idare meclisi reis ve azasından veya murakıp ve
müfettişlerinden fiili yapmış olan hakkında hükmolunur.
(...) (Madde 345 in 2. fıkrası, 29.6.1956 tarih ve
6763 sayılı Kanunun 42. maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
SERMAYE ŞİRKETLERİNİN İFLASINI İSTEMEK MECBURİYETİNDE
OLANLARIN CEZASI (1)
MADDE
345/a.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.16) İdare
ve temsil ile görevlendirilmiş kimseler veya tasfiye memurları, 179 uncu
maddeye göre şirketin mevcudunun borçlarını karşılamadığını bildirerek şirketin
iflasını istemezlerse, alacaklılardan birinin şikayeti üzerine, on günden üç
aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
ARTIRMADAN ÇEKİLME
MADDE 345/b.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005 / m.17) Bu Kanuna göre yapılan ihalelerde kendisine veya
başkasına vaat olunan veya sağlanan yarar karşılığında artırmadan çekilen veya
artırmaya katılmayan kimseye bir yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para
cezası verilir.
Aracılara da aynı ceza verilir.
GÖREV VE BİRLEŞTİRİLME YASAĞI:
MADDE 346.- (Değişik madde ve başlığı: 5358 -
31.5.2005 / m.18) Bu Kanun hükümlerine göre disiplin veya tazyik hapsine
icra mahkemesi karar verir.
İcra mahkemesinin görevine giren bu işler, diğer
mahkemelerde görülen ceza davaları ile birleştirilemez.
Bu Bapta yer alan suçlarla ilgili davalara, icra
mahkemesinde bakılır.
ŞİKAYET SÜRESİ
MADDE 347.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.19) Bu
Bapta yer alan fiillerden dolayı şikayet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten
itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle
düşer.
YETKİ
MADDE 348.- (Değişik: 5358 - 31.5.2005
/ m.20) Bu
Bapta yer alan fiillerden dolayı yetkili icra mahkemesi, icra takibinin
yapıldığı yerdeki mahkemedir.
YARGILAMA USULÜ
MADDE 349 - Şikâyet
dilekçe ile veya şifahî beyanla yapılır. Dilekçeyi veya dava beyanını alan icra
mahkemesii duruşma için hemen bir gün tayin edip şikâyetçinin imzasını alır ve
maznuna celpname gönderir. Şahit gösterilmişse o da celbolunur.
İki taraf tayin olunan gün ve saatte icra mahkemesinin
huzuruna gelmeğe veya vekil göndermeğe mecburdurlar.
İcabında merci tarafların bizzat hazır bulunmasını
emredebilir.
Maznun başka yerde ikamet ediyorsa istinabe yolile
sorguya çekilir.
Maznun, şikâyeti alan veya istinabe edilen icra
mahkemesinin huzuruna gelmez veya müdafi göndermezse yahut bizzat bulunmasına
lüzum görülürse zabıta marifetile getirilir. Bu suretle de bulundurulamazsa
muhakeme gıyabında görülür.
Şikâyetçi muayyen zamanda gelmez ve vekil de
göndermezse şikâyet hakkı düşer.
Gelmeyen şahitlere yapılacak muamele ile borçlunun
gıyabında verilen karara karşı eski hale getirme talebi hakkında Ceza
Muhakemeleri Usulü Kanunundayazılı hükümler tatbik olunur.
DURUŞMA
MADDE 350 - İcra
mahkemesi iki tarafı ve delillerini dinler ve gerek tarafların gerek şahitlerin
ifadelerini duruşma tutanağına geçirir.
Cumhuriyet Savcısı hazır bulundurulmaz.
TAHKİKAT
MADDE 351 - Şikâyetçi
dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlıdır.
Maznun müdafaası için tahkikatın tevsiini ancak bir
kere istiyebilir.
KARAR
MADDE 352 - İcra
mahkemesi iki tarafın ifadelerini ve bütün delillerini ve iddia ve
müdafaalarını dinledikten sonra nihayet beş gün içinde kararını verir ve
hülâsasını Cumhuriyet Savcısına bildirir.
(Ek fıkra: 4949 - 17.7.2003 / m.99) Takibi şikayete bağlı suçlarda dava ve cezanın 354
üncü maddede yazılı sebeplerle düşeceği kararda belirtilir.
CEZA KARARNAMESİ:
MADDE 352/a - (...) (Madde
352/a, 1.6.2005 tarih ve 25832 sayılı Mükerrer R.G.'de yayımlanan, 31.5.2005
tarih ve 5358 sayılı Kanunun 23.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
CEZALARIN TECİL EDİLEMEMESİ VE PARA CEZASINA
ÇEVRİLEMEMESİ
MADDE 352/b - (...) (Madde
352/b, 1.6.2005 tarih ve 25832 sayılı Mükerrer R.G.'de yayımlanan, 31.5.2005
tarih ve 5358 sayılı Kanunun 23.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
İTİRAZ:
MADDE 353.- (Değişik madde ve başlığı: 5358 -
31.5.2005 / m.21) (Değişik 1.fıkra: 6217 -
31.3.2011 / m.5) İcra
mahkemesinin verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı, tefhim
veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz edilebilir. Mahkeme
itirazı incelemesi için dosyayı o yerde icra mahkemesinin birden fazla
dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son
numaralı daire için birinci daireye, o yerde icra mahkemesinin tek dairesi
bulunması hâlinde asliye ceza mahkemesine, icra mahkemesi hâkimi ile asliye
ceza mahkemesi hâkiminin aynı hâkim olması hâlinde ise en yakın asliye ceza
mahkemesine gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar
kesindir.
İcra mahkemesinin bu Bapta yer alan suçlardan dolayı
verdiği hükümlerle ilgili olarak 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza
Muhakemesi Kanununun kanun yollarına ilişkin hükümleri uygulanır.
(Değişik başlık: 6217 - 31.3.2011 / m.6) DAVANIN VE CEZANIN DÜŞMESİ İLE CEZA VERİLEMEYECEK
HÂLLER
MADDE 354 - Kanunun
bu babında yazılı suçlardan takibi şikâyete bağlı olanların müştekisi feragat
eder veya borcun itfa edildiği sabit olursa dava ve bütün neticelerile beraber
ceza düşer.
(...) (Madde 354 ün 2. fıkrası,
30.7.2003 tarih ve 25184 sayılı R.G.' de yayımlanan, 17.7.2003 tarih ve 4949
sayılı Kanunun 103.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
(Ek fıkra: 5358 - 31.5.2005 / m.22) İcra mahkemesinin bu Bap hükümlerine göre verdiği
tazyik veya disiplin hapsine ilişkin karar, kesinleştiği tarihten itibaren iki
yıl geçtikten sonra yerine getirilmez.
(Ek fıkra: 6217 - 31.3.2011 / m.6) Nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç, alacak
miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından her yıl belirlenen aylık en
yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takiplerde bu Kanunda
öngörülen disiplin ve tazyik hapsi uygulanmaz.
ON YEDİNCİ BAP
HUSUSİ HÜKÜMLER
MAAŞ VE ÜCRETLERİN KESİLMESİNDE USUL
MADDE 355 - Devlet
işlerinde veya hususî müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerin
maaş ve ücretlerinden kesilmesi için icra dairelerinden yapılacak tebligatın
kanuni muhatapları haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücreti miktarını
nihayet bir hafta içinde bildirmeğe ve borç bitinceye kadar icra dairesinin
tebligatı mucibince haczolunan miktarı tevkif edip hemen daireye göndermeğe
mecburdurlar.
Memurun maaş, ücret veya memuriyetinde yahut başka bir
şubeden maaş almağı mucip olacak surette vukubulacak tebeddülleri ve hizmetine
nihayet verildiği takdirde bu keyfiyeti de malmemuru veya daire âmiri yahut
hususî müesseselerin kanuni muhatapları derhal icra dairesine bildirmeğe ve
ikinci halde haciz muamelesinden o şube veya âmirini haberdar etmeğe mecburdur.
YUKARIDAKİ MADDEYE RİAYET ETMEYENLER HAKKINDA HÜKÜMLER
MADDE 356 -
Yukarıdaki madde hükümerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk
vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemeden hüküm alınmasına hacet
kalmaksızın icra dairesince maaşlarından veya sair mallarından alınır.
Bunların borçluya kanun hükümleri dairesinde rücu
hakkı vardır. Yukarıdaki madde hükümlerine riayet etmiyen her hangi bir memur
veya âmir hakkında istenecek malûmatın icra dairesine hemen verilmesi bunların
mensup olduğu dairenin vazifesidir.
CUMHURİYET SAVCILIĞINCA TAKİP
MADDE 357 - İcra
dairesince kanuna göre yapılan tebliğ ve emirleri derhal yapmağa ve neticesini
geciktirmeksizin icra dairesine bildirmeğe alâkadarlar mecburdur. Makbul sebep
haricinde tebliğ ve emirleri yapmıyanlar hakkında ait olduğu dairece tahkikatı
evveliyeye hacet kalmaksızın Cumhuriyet Savcılığınca doğrudan doğruya takibat
yapılır.
ÜÇÜNCÜ ŞAHSA BIRAKILAN MALLAR
MADDE 358 - Üçüncü
şahıs icraca haczolunup kendisine bırakılan malları icra dairesinden istendiği
anda evvelki vaziyetinde iade ile mükelleftir.
Bu suretle eline bırakılan malların kendisine
atfolunamıyacak bir sebepten dolayı telef veya ziyaını ispat edemiyen üçüncü
şahıs hakkında ceza takibinden başka evvelce tesbit edilmiş olan kıymetler,
hükme hacet kalmaksızın icra dairesince resen tazmin ettirilir.
Bu kıymetleri tazmin ile mükellef olanlar, icra
dairesinin bu baptaki talep ve kararına karşı icra mahkemesine, 16 ncı maddede
tayin edilen müddet içinde şikâyette bulunabilirler.
İCRA DAİRELERİNİN MUHABERELERİ
MADDE 359 - İcra
müdürleri yaptıkları muameleden dolayı her daire ve makam ile doğrudan doğruya
muhabere edebilirler.
HACZEDİLEN MALLARIN İSTİNABE SURETİLE SATIŞI
MADDE 360 -
Haczedilen mallar başka bir yerde bulunduğu takdirde satış, istinabe suretile
yapılır. Artırma ve ihaleye mütedair ihtilâflar istinabe olunan icra dairesinin
tâbi bulunduğu icra mahkemesince hallolunur.
FAZLA VERİLEN PARANIN GERİ ALINMASI
MADDE 361 - İcra
dairelerince borçludan fazla para tahsil olunarak alacaklıya verildiği yahut
yanlışlıkla bir tarafa para tediye olunduğu hesap neticesinde anlaşılırsa
verilen para ayrıca hükme hacet kalmaksızın o kimseden geri alınır.
EMANETLER HAKKINDA ZAMANAŞIMI
MADDE 362 - İcra veznesine tevdi yahut dairece tahsil
olunan para veya icra muamelesi sebebile hıfzedilmekte olan eşya tevdi veya
tahsil yahut hıfız tarihinden itibaren on seneye kadar alâkadarları tarafından
müracaat olunmazsa talep hakkı Hazine lehine düşer.
KANUN YOLLARINA BAŞVURMA VE SON MADDELER (*)
_____
(*) Madde 362 den sonra gelen "Temyiz ve Son
Maddeler" şeklindeki bölüm başlığı, 18.3.2005 tarih ve 25759 sayılı
R.G.'de yayımlanan, 2.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 24. maddesi hükmü gereğince, 1
Haziran 2005 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere değiştirilmiş ve metne
işlenmiştir.
_____
İSTİNAF YOLUNA BAŞVURMA VE İNCELENMESİ
MADDE 363 - (Değişik madde ve başlığı: 5311 -
2.3.2005 / m.24 - Yürürlük m.30) İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi,
icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma
biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin
değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine
ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın
miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış
istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi,
iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri
hakkında şikayet üzerine verdiği kararlara karşı, iflas idare memurunun ücret
ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri
bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak,
hak veya malın değer veya miktarının bin lirayı geçmesi şartıyla istinaf yoluna
başvurulabilir. İstinaf yoluna başvuru süresi tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren
on gündür.
İcra mahkemesi kararları aleyhine işlemleri uzatmak
gibi kötüniyetle istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılırsa Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununun 422 nci maddesi hükmü uygulanır.
Kesin bir karara karşı kötüniyetle istinaf yoluna
başvuranlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
İstinaf yoluna başvuru satıştan başka icra işlemlerini
durdurmaz. İcranın devamı için gereken evrak alıkonularak bunların birer örneği
bölge adliye mahkemesine gönderilecek dosyaya konulur.(*)
_____
(*) 5311
Sayılı Kanun ile eklenen geçici 7. maddesi
hükmüne göre, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235
sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin
Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca
göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar
İcra ve İflas Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar
düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır."
Değişiklikten önceki metni görmek için madde sonundaki
kırmızı kutuya tıklayınız.
_____
TEMYİZ YOLUNA BAŞVURMA VE İNCELENMESİ
MADDE 364 - (Değişik madde ve başlığı: 5311 -
2.3.2005 / m.25 - Yürürlük m.30) Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerince verilen ve
miktar veya değeri onbin lirayı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna
başvurulabilir.
Yukarıda belirtilen kararlara karşı temyiz yoluna
başvurma ve incelemesi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır. Bu durumda
da 363 üncü maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri uygulanır.
Temyiz yoluna başvurma, satıştan başka icra
işlemlerini durdurmaz. (*)
_____
(*) 5311
sayılı Kanun'un Geçici 7. Maddesi hükmüne göre,
"Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı
İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve
Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca göreve başlama
tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar İcra ve İflas
Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye
ilişkin hükümleri uygulanır."
Değişiklikten önceki metni görmek için madde sonundaki
kırmızı kutuya tıklayınız.
_____
İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİ
MADDE 365 - (Değişik madde ve başlığı: 5311 -
2.3.2005 / m.26 - Yürürlük m.30) İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra
yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya
vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikayetin reddine yahut süresi geçmiş bir
şikayete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem
icra mahkemesince reddedilir.
İstinaf yoluna başvuran kişi ret kararını kabul
etmezse, istinaf dilekçesi diğer tarafa tebliğ edildikten sonra, karar sureti
ve verilirse cevap dilekçesiyle birlikte yetkili bölge adliye mahkemesine
gönderilir. Şu kadar ki bu halde satış dahil hiçbir icra işlemi durmaz.
Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına
girdiği halde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin
karara bağlar.(*)
_____
(*) 5311
sayılı Kanun'un Geçici 7. Maddesi hükmüne göre,
"Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı
İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve
Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca göreve başlama
tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar İcra ve İflas
Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye
ilişkin hükümleri uygulanır."
Değişiklikten önceki metni görmek için madde sonundaki
kırmızı kutuya tıklayınız.
_____
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ VE YARGITAY KARARLARI
MADDE 366 - (Değişik madde ve başlığı: 5311 -
2.3.2005 / m.27 - Yürürlük m.30) İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununagöre yapılır ve onbeş gün içinde karara
bağlanır.
İlgili ister ve ücretini verir veya gönderirse karar
özeti en seri vasıtalarla mahalline bildirilir.
Yargıtayın icra ve iflas işlerine bakan hukuk
dairesinin kararlarına karşı genel hükümlere göre direnme kararı verilebilir.
Direnme kararları, Hukuk Genel Kurulunda acele işlerden sayılır.
Yargıtayın bozma kararı veya bölge adliye mahkemesinin
kaldırma, düzelterek veya yeniden esas hakkında vereceği kararları üzerine icra
ve iflas işlerinde 40 ıncı madde hükmü kıyas yoluyla uygulanır.(*)
_____
(*) 5311
sayılı Kanun'un Geçici 7. Maddesi hükmüne göre,
"Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı
İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve
Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca göreve başlama tarihinden
önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar İcra ve İflas Kanununun bu
Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin
hükümleri uygulanır."
Değişiklikten önceki metni görmek için madde sonundaki
kırmızı kutuya tıklayınız.
_____
BORÇLUNUN MEVCUDU HAKKINDA MALUMAT VERMEK MECBURİYETİ
MADDE 367 - İcra veya
iflâs dairelerinin borçlunun mevcuduna dair istiyeceği bütün malûmatı hakikî ve
hükmî her şahıs derhal vermeğe ve talep halinde mevcudu bu dairelere teslime
mecburdur.
İLGA EDİLEN KANUNLAR
MADDE 368 - Noter Kanununun 69 ve 71 inci maddeleri ve
icarı akar nizamnamesile buna müzeyyel kanunun mecur tahliyesine ve 49 uncu
madde ile kabul edilen hususlardan gayri hususî kanun ve nizamların rehinin
paraya çevrilmesine müteallik hükümleri ile 1424 numaralı icra ve iflâs kanunu
ve mezkûr kanunun 342 inci maddesile ilga edilmiş olan kanun ve hükümler ve
1425 numaralı kanun mülgadır.
EK MADDE 1 - (Ek: 4949 - 17.7.2003 / m.102) Bu Kanunun 119, 226, 326 ve 363 üncü maddelerindeki
parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda
uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye
Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında
artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların onmilyon
lirayı aşmayan kısımları dikkate alınmaz.
363 üncü maddenin yukarıdaki fıkra uyarınca her takvim
yılı başından geçerli olmak üzere uygulanan parasal sınırın artışına ilişkin
hükmü, artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce icra mahkemesince nihai olarak
karara bağlanmış olan davalar ile Yargıtayın bozma kararı üzerine yeniden
bakılan davalarda uygulanmaz.
1- Cezai hükümlerin şümul dairesi
Türk Ceza Kanununun ikinci maddesi hükümlerine tabidir.
2- Bu kanunun mer'i olmasından evvel
konulmuş haciz veya rehinin paraya çevrilmesi hakkında yapılmış taleplere bu
kanunun hükümleri tatbik olunmaz.
3- İlamların icrası hakkındaki 2 nci
babın hükümleri bu kanunun mer'iyetinden evvel icraya tevdi edilmiş olan
ilamlara da şamildir.
4- 4 Eylül 1929 tarihinden evvel
taşınmazlara konulmuş olan ihtiyati veya icrai hacizler üzerine 4 Eylül 1932
tarihine kadar hiçbir muamele ve takip yapılmamışsa bu hacizler kendiliğinden
kalkar.
Takip ve muamelesi serbest olup da
henüz intaç olunmıyanlar mezkür tarihten sonra bu kanun hükmüne tabi olur.
5- 4 Eylül 1929 tarihinden evvel
verilen iflas kararlarına müteallik tasfiyeler 4 Eylül 1932 tarihine kadar
intaç edilmemişse dosyaları iflas dairelerine tevdi olunur. Dairelerce bu
kanunun sekizinci babı hükümlerine tevfikan tasfiyeye devam olunur.
6- 13 Eylül 1331 ve 15 Nisan 1339
tarihli kanunlarla emvali milliye meyanına giren ebniyeden ari araziden 1341
senesi Muvazenei Umumiye Kanununun 6 ve 23 üncümaddelerine tevfikan
alınagelmekte olan hazine alacakları hakkındaki hükümler bakidir.
7- Bu kanunun neşrinden evvel icra
veznesine tevdi yahut dairece tahsil edilmiş olan paranın ve icra muamelesi
sebebiyle hıfzedilmekte olan eşyanın tevdi veya tahsil yahut hıfız tarihinden
on sene geçmiş olsa bile bu kanunun mer'iyete girmesinden itibaren üç sene
geçmedikçe sahiplerinin talep hakkı düşmez.
GEÇİCİ MADDE 3 - (Ek: 4949 -
17.7.2003 / m.105) 2004 sayılı
İcra ve İflas Kanununda yer alan "icra reisi", "icra hakim
yardımcısı" ve "icra hakimliği" ibareleri "icra tetkik
mercii hakimi"; "ikametgah", "menkul",
"gayrimenkul" ve "teferruat" ibareleri sırasıyla
"yerleşim yeri", "taşınır", "taşınmaz" ve
"eklenti" olarak değiştirilmiştir.
GEÇİCİ MADDE 4 - (Ek: 4949 - 17.7.2003 / m.105) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfınca mahcuz
malların muhafazası için depo ve garajlar açılıncaya kadar, özel depo ve
garajlarda, Adalet Bakanlığınca çıkartılan ilgili yönetmelik ve ücret
tarifelerinin uygulanmasına devam olunur.
GEÇİCİ MADDE 5 - (Ek: 4949 - 17.7.2003 / m.105) Bu Kanun ile değiştirilen 2004
sayılı İcra ve İflas Kanununun;
1- 4, 13, 26 ve 250 nci maddeleri ile 88 inci maddesinin dördüncü ve
beşinci fıkralarında değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden
itibaren üç ay sonra,
2- 14 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
itibaren 6 ay sonra,
3- 18 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra yapılacak şikayetler hakkında,
4- 24, 79, 85, 92 ve 94 üncü maddeleri ile 88 inci maddesinin ikinci ve
üçüncü fıkralarında değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra yapılacak hacizlerde,
5- 25/b maddesi, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra ilam hükmünün zorla
icra edileceği çocuk teslimlerinde ve çocukla şahsi münasebet tesislerinde,
6- 30 uncu maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra ilam hükmünü ortadan kaldıracak borçlu eylemlerinde,
7- 32 nci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra gönderilecek icra emirlerinde,
8- 44 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra verilecek mal beyanlarında,
9- 58 ve 269/a maddelerinde değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak takiplerde,
10- 62, 67, 68/a ve 170 inci maddelerinde değişiklik yapan hükümleri,
Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak itirazlarda,
11- 63 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak itirazın kaldırılması duruşmalarında,
12- 68 inci maddesinin son fıkrasının ilk cümlesinde değişiklik yapan
hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak itirazın kaldırılması
taleplerine,
13- (Değişik: 5092 - 12.2.2004 / m.10) 68/b
maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra
gönderilen hesap özetleri ve ihtarnamelerde,
14- 89 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihte eski düzenlemeye göre ikinci ihbarnamenin henüz
gönderilmemiş ya da gönderilmiş ama menfi tespit davası açma süresinin dolmamış
bulunduğu hacizlerde; beşinci fıkrasında değişiklik yapan hükmü, eski
düzenlemeye göre ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmiş ve menfi tespit davası
açma süresi sona ermişse açılacak davalarda,
15- 91 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra vuku bulacak el değiştirmelerde,
16- 111 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden önce yapılan sözleşmelerde (Ek ibare: 5092 - 12.2.2004 / m.10) "de",
17- 114, 115, 116, 126 ve 129 uncu maddelerinde değişiklik yapan hükümleri,
Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ve ilan metni Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihte Basın-İlan Kurumuna henüz gönderilmemiş bulunan satışlarda,
18- 118, 119, 130 ve 133 üncü maddelerinde değişiklik yapan hükümleri,
Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak satışlarda,
19- 128 ve 128/a maddelerinde değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılan kıymet takdirlerinde,
20- 134 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılan ihalenin feshi taleplerinde,
21- 142/a maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra düzenlenen sıra cetvellerinde veya anun yürürlüğe girdiği sırada derdest
bir şikayet ve/veya itiraza konu teşkil etmiş olan sıra cetvellerinde,
22- 143 üncü maddenin birinci fıkrasında değişiklik yapan hükmü ve 143 üncü
maddeye bu Kanunla eklenen yedinci fıkra, Kanunun yürürlüğe girmesinden
itibaren altı ay sonra, 143 üncü maddesinin altıncı fıkrasında değişiklik yapan
hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren,
23- 148/a maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra akdedilecek ipotek sözleşmelerinin tapu siciline tescilinde,
24- 150/b ve 150/ı maddelerinde değişiklik yapan hükümleri, Kanunun
yürürlüğe girmesinden sonra başlatılacak rehnin paraya çevrilmesi yoluyla
takiplerde,
25- 166 ncı maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra verilen iflas kararlarında,
26- 168 ve 170/b maddelerinde değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile
takiplerde,
27- 169/a maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanun yürürlüğe girdiği sırada
derdest itiraz yargılamalarında,
28- 179 uncu maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak iflasın ertelenmesi taleplerinde,
29- 179/a ve 179/b maddeleri, Kanun yürürlüğe girdiği sırada derdest iflasın
ertelenmesi taleplerinde,
30- 185 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanun yürürlüğe girdiği
sırada devam eden iflas tasfiyelerinde,
31- 206 ncı maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra düzenlenecek sıra cetvellerinde,
32- 222 nci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak ilk alacaklılar toplanmalarında,
33- 223 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, bu Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak iflas idaresi toplantılarında,
34- 226 ncı maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak sulh ve tahkimlerde,
35- 250 nci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra düzenlenen pay cetvellerinde veya Kanun yürürlüğe girdiği sırada
derdest bir şikayete konu teşkil etmiş olan pay cetvellerinde,
36- 251 inci maddenin ikinci fıkrasının birinci cümlesinde değişiklik yapan
hükmü, yollama yaptığı 143 üncü maddenin birinci fıkrası ve yedinci fıkrası
bakımından Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren altı ay sonra, yollama
yaptığı 143 üncü maddenin altıncı fıkrası bakımından Kanunun yürürlüğe
girmesinden itibaren; 251 inci maddenin ikinci fıkrasına eklenen dördüncü
cümlesi ise Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren,
37- 257, 258, 261, 264, 265 ve 268 inci maddelerinde değişiklik yapan
hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ihtiyati haciz
taleplerinde,
38- 280 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun yürürlüğe
girmesinden önce açılmış ve derdest olan iptal davalarında (Ek ibare: 5092 - 12.2.2004 / m.10) "da",
39- 285, 286, 287, 288, 289, 290, 291, 292, 296, 297, 298, 300, 301, 302,
303 ve 309 uncu maddelerinde değişiklik yapan hükümleri ile bu Kanunla
getirilen 298/a ve 309/a ila 309/l maddeleri hükümleri, Kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra yapılacak konkordato taleplerinde,
40- 318, 323 ve 326 ncı maddelerinde değişiklik yapan hükümleri ile 329/a
maddesi hükmü, Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak fevkalade mühlet
taleplerinde, Uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 6 - (Ek: 5092 -
12.2.2004 / m.11) Bu Kanunda
yer alan "icra tetkik mercii", "tetkik mercii" ve
"mercii" ibareleri "icra mahkemesi"; "icra mercii
hakimi" ve "mercii hakimi" ibareleri "icra hakimi"
olarak değiştirilmiştir. Çeşitli mevzuatta icra tetkik mercii ve hakimine
yapılmış bulunan atıflar icra mahkemesi ve hakimine yapılmış sayılır.
GEÇİCİ MADDE 7 - (Ek: 5311 -
2.3.2005 / m.29 - Yürürlük m.30) Bölge adliye
mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece
Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri
Hakkında Kanunun geçici 2 nci
maddesi uyarınca göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında,
kesinleşinceye kadar İcra ve İflas Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten
önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 8 - (Ek: 5582 -
21.2.2007 / m.6) Bu Kanun'un
128 inci maddesinin üçüncü fıkrası ile 128/a maddesinin ikinci fıkrasının
yürürlüğe girmesini izleyen üçüncü yılın sonuna kadar 2499 sayılı Sermaye
Piyasası Kanunu'nun 38/A
maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan konut finansmanından kaynaklanan
alacaklar ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığının rehinle temin edilmiş
alacaklarının takibinde, taşınmaz için kıymet takdiri veya bilirkişi
incelemesi, Sermaye Piyasası Kanunu'nun 22 nci
maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi uyarınca gayrimenkul değerleme faaliyeti
konusunda yetki verilmiş kişi veya kurumların yanı sıra diğer uzman
bilirkişiler marifetiyle de yapılabilir.
GEÇİCİ MADDE 9 - (Ek: 6352 -
2.7.2012 / m.38 / Yürürlük / m.106/a) 9 uncu
maddenin ikinci fıkrası gereği ödeme yapılabilmesi için ilgilisi tarafından,
anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde banka hesap
numarasının bildirilmesi gerekir.
GEÇİCİ MADDE 10 - (Ek: 6352 -
2.7.2012 / m.38) Bu Kanunun
ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri
hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir.
GEÇİCİ MADDE 11 - (Ek: 6352 -
2.7.2012 / m.38// Yürürlük
/ m.106/a) Adalet
Bakanlığı, 88 inci maddenin beşinci fıkrası gereğince hukuki ve teknik her
türlü altyapıyı anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl
içinde tamamlar. Lisanslı yediemin depoları faaliyete geçinceye kadar o yerdeki
mevcut depo ve garajlarda muhafaza işlemlerine, mevcut yönetmelik ve ücret
tarifeleri çerçevesinde devam olunur.
Mevcut depo ve garajlarda muhafaza
edilen ancak hukuken muhafazasına gerek kalmayan malların, anılan maddenin
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde teslim alınması için icra
müdürü tarafından ilgilisine resen bildirim yapılır.
İlgilisine tebligat yapılamazsa veya
verilen süre içinde mal geri alınmazsa, üç ay içinde, 88 inci maddenin altıncı
fıkrası hükmü uyarınca satış işlemi yapılır.
Ancak, satış yapılamazsa Adalet
Bakanlığı tarafından görevlendirilecek icra müdürünün başkanlığında
kaymakamlık, belediye, ilgili yer baro başkanlığı ve ticaret odası tarafından
bildirilecek birer kişinin katılımıyla oluşturulacak değer tespit komisyonu
tarafından tespit edilecek değer üzerinden, yedieminin alacağına mahsup için
malın mülkiyeti yediemine devredilebilir; komisyon, ekonomik bir değerinin
kalmadığına karar verirse mal bir tutanakla imha edilir.
Satılan veya mülkiyeti devredilen
malın bedelinden, muhafaza ve diğer giderler mahsup edildikten sonra varsa
artan miktar talep halinde ilgilisine ödenir.
GEÇİCİ MADDE 1 - (538 - 18.2.1965) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte
takip hangi safhada ise bu safhanın tamamlanmasına kadar eski kanun hükümleri
uygulanır.
GEÇİCİ MADDE
2- (538 - 18.2.1965) Alacaklının talebi ve ödeme emrinin tanzimi ile itiraz ve
itirazın kaldırılması birinci safhayı; haciz ve haczi tamamlıyan muameleler
ikinci safhayı; paraya çevirme son safhayı teşkil eder.
İflâs yolu
ile yapılan takiplerde iflâs kararının kesinleşmesine kadar geçen devre birinci
safha; müteakıp devre ikinci safha sayılır.
GEÇİCİ MADDE 3 - (538 - 18.2.1965) Konkordato
mühletinin bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce verilmesi halinde Kanunun eski
285 inci maddesinin son fıkrası hükmü uygulanır.
GEÇİCİ MADDE
4 -(538 - 18.2.1965) İstihkak davaları haczin icrası tarihinde; iptal davaları
da iptali istenen muamelelerin yapıldığı tarihte yürürlükte olan kanun
hükümlerine tabidir.
GEÇİCİ MADDE 5 - (538 - 18.2.1965) 72 nci madde
hükümleri bu Kanun yürürlüğe girdikten sonra haciz ve rehnin paraya çevrilmesi
yoliyle yapılmış bütün takipler hakkında uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 6 -(538 - 18.2.1965) Adalet Bakanlığı, 14
üncü maddenin ikinci fıkrasında sözü geçen Resmi Kararlar Dergisinin en geç bu
kanunun yayınlanmasını takip eden bir sene içinde çıkarılmasını sağlar.
GEÇİCİ MADDE - (3222 - 6.6.1985) İcra ve İflâs
Kanununun bu Kanunla değiştirilen hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden
önceki olay ve işlemler hakkında da uygulanır.
Şu kadar ki, bu Kanunun, İcra ve İflâs Kanununun;
a) 59,62,162 ve 168 inci maddelerinde değişiklik yapan
hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonra yapılacak takipler hakkında,
b) 68 ve 68/a maddelerinde değişiklik yapan hükümleri,
Kanunun yürürlüğünden sonra yapılacak itirazlar hakkında,
c) 78 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılacak taksit sözleşmeleri hakkında,
d) 79 uncu maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılacak şikâyetler hakkında,
e) 116, 129 ve 133 üncü maddelerinde değişiklik yapan
hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonra vuku bulacak satış talepleri üzerine
yapılacak satışlar hakkında,
f) 135 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra kesinleşen satışlar hakkında,
g) 221 inci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılacak alacaklılar toplantısı hakkında,
h) 223 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılacak iflâs idare memuru seçimleri ile tahakkuk
ettirilecek ücretler hakkında,
ı) 166, 219, 234, 240, 288, 292, 296 ve 300 üncü
maddelerinde değişiklik yapan hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonra yapılacak
ilânlar hakkında,
j) 302 nci maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra verilecek kararlar hakkında,
k) 337, 338, 340, 341 ve 343 üncü maddelerinde
değişiklik yapan hükümleri ile bu Kanunla getirilen 352/a maddesi hükmü,
Kanunun yürürlüğünden sonra işlenecek suçlar hakkında,
l) 363 üncü maddesinde değişiklik yapan hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra verilecek kararlara karşı yapılacak temyiz talepleri
hakkında,
Uygulanır.
GEÇİCİ MADDE - (3494 - 9.11.1988) Bu Kanunun, İcra ve
İflâs Kanununun 195 ve 196 ncı maddelerindeki değişiklik yapan faize dair
hükümleri, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren uygulanır.
Ayrıca;
a) 67,68,68/a ve 169/a maddelerini değiştiren
hükümleri Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan itiraz ve şikâyetler hakkında,
b) 69, 72, 89, 97, 158, 160, 164, 165, 173, 177, 178,
269/b, 275 ve 345/b maddelerini değiştiren hükümleri, Kanunun yürürlüğünden
sonra açılan davalarda,
c) 83/c, 85, 91 ve 103 üncü maddelerini değiştiren
hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan haciz işlemleri hakkında,
d) 150/d ve 170/a maddelerini değiştiren hükümleri,
Kanunun yürürlüğünden önce yapılan takipler hakkında,
e) 116, 118, 124, 126, 129, 133 ve 134 üncü
maddelerini değiştiren hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan satışlar
hakkında,
f) 221 inci maddesini değiştiren hükmü, Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılan ilk alacaklılar toplantısında,
g) 287 inci maddesini değiştiren hükmü Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılan konkordato talepleri hakkında,
h) 227,288 ve 363 üncü maddelerini değiştiren
hükümleri, Kanunun yürürlük tarihinden sonra verilen kararlara karşı yapılan
temyiz talepleri hakkında,
i) 111 inci maddesini değiştiren hükmü, Kanunun
yürürlüğünden önce yapılan taksit sözleşmeleri hakkında,
j) 168 ve 170 inci maddelerini değiştiren hükümleri,
Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan takipleri hakkında,
k) 193 ve 194 üncü maddelerini değiştiren hükümleri,
Kanunun yürürlüğünden sonra açılan iflâslar hakkında,
l) 208, 219, 232, 233, 235 ve 237 nci maddelerini
değiştiren hükümleri bu Kanunun yürürlüğünden önce açılan iflâslar hakkında,
m) 278, 279 ve 280 inci maddelerini değiştiren
hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılan tasarruf ve şerhler
hakkında,
n) 127, 128, 150/g ve 166 maddelerini değiştiren
hükümleri, Kanunun yürürlüğünden sonraki olay ve işlemler hakkında,
o) 68/b ve 150/ı maddelerini değiştiren hükümleri, 2
Mayıs 1985 tarihinden sonra yapılan takipler hakkında,
Uygulanır.
MER'İYET ZAMANI
MADDE 369 - Bu (kanunun meriyeti 4 Eylül 1932
tarihinden başlar.
KANUNU İCRAYA MEMUR OLANLAR
MADDE 370 - Bu Kanunun hükümlerini icraya İcra
Vekilleri Heyeti memurdur.
____________________________
18.2.1965 Tarih ve 336 Sayılı Kanun:
MADDE 143- Bu kanunla
değiştirilen maddelerde kullanılan ve aşağıdaki cetvelde yazılı olan terim ve
deyimler, İcra ve İflas Kanununun bu kanunla değiştirilmiyen maddelerinde
kullanılmış bulunan eski terim ve deyimler yerine geçmiştir.
Cumhuriyet
Müddeiumumisi |
:
Cumhuriyet Savcısı |
İstida |
: Dilekçe |
İtirazın
ref'i (Ref'i itiraz) |
: İtirazın
kaldırılması |
Kaza
dairesi |
: Yargı
çevresi |
Muavin |
: Yardımcı |
Muhakeme
usulü |
:
Yargılama usulü |
Müruru
zaman |
:
Zamanaşımı |
Salahiyet |
: Yetki |
Temyiz
Mahkemesi |
: Yargıtay |
Zabıt
(Varakası) |
:Tutanak |
Sonraki > |
---|