KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Usul Hukuku »
Perşembe, 18 Nis 2024

Kamulaştırmasız el atma davalarında maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.


T.C.

YARGITAY

5. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/25474

K. 2013/508

T. 21.1.2013

ÖZET : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı tarafça taraf değişikliğine açıkca muvafakatı olmadığından bahisle davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş ise de, HMK'nun 124. maddesinin 3. ve 4. bendlerinde yazılı olduğu şekilde, davacı tarafça hukuki el atmadan hangi idarenin sorumlu olacağının bilinmemesi, davalı tarafın yanlış gösterilmesi dürüstlük kuralına aykırı olmayıp, kabul edilebilir bir yanılgıya dayanmakta olup, karşı tarafın rızası olmaksızın hakim tarafından taraf değişikliği kabul edilmelidir. Bu nedenle, davalı tarafın, taraf değişikliği talebinin kabulüyle işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Yapılan incelemede; dava konusu taşınmazın 2000 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında "Sağlık Alanı" olarak ayrıldığı, ancak fiilen el atılmadığı anlaşılmıştır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı uyarınca imar planında ilköğretim, yol ve lise alanı gibi kamu hizmetine ayrılmış bulunan yerlere el atılmamış olsa dahi bedeline hükmedileceğine ilişkin kararı da gözetilerek, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 2000 tarihli 1/1000 ölçekli imar planının kesinleştirği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde Sağlık Bakanlığı tarafından ayrılma, amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedeli ödenmelidir.

Öte yandan mahkemece, davalı tarafça taraf değişikliğine açıkca muvafakatı olmadığından bahisle davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş ise de, HMK'nun 124. maddesinin 3. ve 4. bendlerinde yazılı olduğu şekilde, davacı tarafça hukuki el atmadan hangi idarenin sorumlu olacağının bilinmemesi, davalı tarafın yanlış gösterilmesi dürüstlük kuralına aykırı olmayıp, kabul edilebilir bir yanılgıya dayanmakta olup, karşı tarafın rızası olmaksızın hakim tarafından taraf değişikliği kabul edilmelidir.

Bu nedenle, davalı tarafın, taraf değişikliği talebinin kabulüyle işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı nedenle davanın reddine karar verilmesi,

Doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Tags: belediye | davalının doğru belirlenmesi | dürüstlük kuralı | hmk | HUMK | imar kanunu | imar planı | kamulaştırma | kamulaştırmasız el atma | karşı tarafın rızası | taraf | taraf değişikliği | tazminat | Yargıtay


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.