KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Usul Hukuku »
Perşembe, 28 Mar 2024

Evli kişinin nişanlanması hukuken mümkün olmadığından hediyelerin geri alınması aile hukuku hükümlerine göre değil haksız fiil hükümlerine göre talep edileceğinden görevli mahkeme aile mahkemesi değil genel görevli mahkemelerdir

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/2322

K. 2011/11266

T. 28.6.2011

DAVA : Dava dilekçesinde, nişanın bozulmasından dolayı nişan hediyelerinin aynen iadesi, mümkün olmadığında bedelinin tahsiline karar verilmesi; yine 1/2'si davacı tarafından nişan hediyesi olarak alınan taşınmazın 1/2 hisse tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vekili geldi. Aleyhine temyiz olunan Davacı vekili geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili ile davalının 3 yıl önce 2005 tarihinde nişanlandıklarını, nişanlılık döneminde ilişkileri gayet iyi olduğundan ve davacı müvekkilinin Avustralya'da çalışması nedeniyle, her ay ortalama 1.000.00 Dolar nişanlısına nişan hediyesi gönderdiğini, bu arada işlerinin bozulması nedeniyle para gönderememesi ve yine nişan hediyesi olarak alınan dairenin 1/2 hissenin davalı tarafça satılmasına müvekkilinin karşı çıkması neticesinde, nişanın bozulduğunu iddia ederek; gerek nişan töreninde takılan, gerek daha sonra verilen nişan hediyelerinin aynen iadesini, mümkün olmadığında toplam 66.000.-TL'nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini; ayrıca, müvekkilince nişan hediyesi olarak alınan dairenin 1/2 hissesinin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı taraf, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece; davacının tapu iptali ve tesciline yönelik davasının kabulüne, davalı adına kayıtlı, 1/2 hissenin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline; davacının altın ziynet eşyaları ve gönderdiği paralara yönelik talebinin de kabulü ile belirtilen altın ve ziynet eşyalarının aynen, mevcut değilse, dava dilekçesinde talep edilen 66.000.-TL'nin taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Davada, nişanın bozulması nedeniyle, nişan hediyelerinin aynen iadesi olmadığında bedeli olarak 66.000.-TL'nin tahsili, ayrıca, nişan hediyesi olarak alınan dairenin ½ hissesinin tapusunun iptali istenilmiştir.

Harç makbuzunun incelenmesinde; dava değeri olarak 6.600.-TL gösterildiği ve bu miktar üzerinden başvurma ve nisbi harcın tahsil edildiği görülmüştür. Oysa, dava dilekçesindeki davacı talebi altın ve ziynet eşyaları ve gönderilen paralar yönünden toplamda 66.000.-TL; ayrıca, dairenin 1/2 hissesinin tapusunun iptaline yönelik bulunmaktadır.

Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş, bakiye harcın da davalıdan tahsiline gidilmiştir.

Dava konusu hakkın değeri para ile ölçülebilen haklardan olduğu açıktır. Hal böyle olunca, dava, 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi ile 1 Sayılı Tarifedeki nisbi esas üzerinden harca tabidir. Bu nedenle dava değeri üzerinden binde 54 oranında hesaplanacak nisbi karar ve ilam harcının 1/4'ü anılan yasanın 28. maddesi uyarınca peşin olarak alındıktan sonra yargılamaya devam olunması gerekir. Mahkemece, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe sonraki işlemlerin yapılamayacağını öngören 32. maddeye aykırı olarak, 6.600.-TL üzerinden alınan nisbi harçla yetinilerek davaya eksik harçla bakılması doğru değildir.

Bundan ayrı, dosyadaki tanık ifadelerinde; davacının davalı ile nişanlandığı tarihte, yurt dışında (Avustralya’da )evli olduğu ifade edilmiştir. Evli bir kişinin nişanlanması söz konusu olamayacağından, yapılan nişan töreni hukuki anlamda bir şey ifade etmez. Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarında; bu tip durumlarda, eylemin haksız fiil niteliğinde olduğu ve nişan kapsamında değerlendirilemeyeceği vurgulanıp, davanın aile mahkemesinde değil, genel mahkemelerde (değere göre Asliye veya Sulh Mahkemelerinde )bakılıp sonuçlandırılması gerektiği şeklindedir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. O halde, yapılacak iş; davacının evli olup olmadığı (konsolosluk aracılığıyla )araştırılıp, saptandıktan sonra, bu hususta bir karar vermek olmalıdır.

Mahkemece, bu hususlarda, eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde işin esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 825.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Tags: boşanma avukatı istanbul | boşanma avukatı şişli | boşanma davaları | bursada boşanma avukatı | çağlayanda boşanma avukatı | evlilikte fiziki şiddet | evlilikte hakaret | hediyerin iadesi davası | istanbulda nafaka avukatı | kartalda boşanma avukatı | nafaka avukatı istanbul | nişan davaları | nişan davaları avukatı | nişan davalarında süre | nişanda takılan takılar | nişanda verilen hediyeler | nişanın atılması | nişanın atılması avukatı | nişanın atılması davaları | nişanın bozulması | nişanın bozulması davaları | perpada boşanma avukatı | perpada nafaka avukatı | şişlide boşanma avukatı | ümraniyede boşanma avukatı


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.