KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » İdari Yargı±lama »
Salı, 23 Nis 2024

Tam Yargı Davasında Bir Defaya Mahsus Olmak Üzere Nihai Karar Verilinceye Kadar Dava Miktarını Artırılabilir

T.C.

DANIŞTAY

12. DAİRE

E. 2013/6362

T. 18.11.2015


ÖZET : Dava dilekçesinde maddi tazminata ilişkin olarak belirtilen miktar, temyiz aşamasında verilen ek dilekçe ile bir defaya mahsus olmak üzere arttırılabilir. Dava, Coğrafya öğretmeni olarak ataması yapılan davacının atamasının iptal edilmesine ilişkin işlemin İdare Mahkemesince iptal edilmesi üzerine, ataması yapılan davacının yoksun kaldığı maaşının dava açma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.Davacının açıkta geçirdiği süre içerisinde herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı biçimde gelir getirici bir çalışmasının bulunması halinde; elde ettiği kazancın, ödenecek tutardan düşülmesi gerektiği de açıktır.

İstemin Özeti : Ankara 17. İdare Mahkemesince verilen 20/12/2012 tarihli ve E:2011/3964; K:2012/2175 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hâkimi Düşüncesi : Hukuka aykırı işlem nedeniyle yoksun kalınan maddi ve manevi hakların karşılanmasının zaman içinde gecikmesi ve bu gecikmeden doğan zararın telafisi için 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Yasa uyarınca faiz uygulanması gerekli bulunmaktadır. Ancak bu uygulama, geç ödemeden kaynaklanan zararın giderilmesine yönelik olduğundan henüz tahakkuk etmemiş bir alacağa faiz işletilmesi, bir başka ifadeyle alacağa ( bakılan olayda Mart 2010 ila Ağustos 2011 arası dönem ) tahakkuk ettiği tarihten daha önceki bir tarihten ( bakılan olayda 5.03.2010 ) geçerli biçimde faiz uygulanması mümkün değildir.

Temyize konu kararda, davacının açıkta kaldığı süreye ilişkin olarak 05.03.2010 tarihinden sonra tahakkuk eden her bir aya ilişkin alacağına tahakkuk tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken, belirtilen ayrım göz ardı edilerek yasal faiz işletilmesi hukuka aykırı olduğundan temyize konu kararın yasal faize ilişkin kısmının bozulması; 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. maddesine göre arttırılan maddi tazminat miktarı ile ilgili olarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

KARAR : Dava; Coğrafya öğretmeni olarak ilk defa kamu görevine atanan ve 23.08.2008 tarihinde istifa ederek görevinden ayrılan, daha sonra 2009/2 açıktan atama döneminde 15.09.2009 tarih ve 83108 sayılı kararname ile Batman Merkez Özel İdare Lisesine Coğrafya öğretmeni olarak ataması yapılan davacının atamasının iptal edilmesine ilişkin işlemin Ankara 15. İdare Mahkemesince iptal edilmesi üzerine, ataması yapılan davacının yoksun kaldığı 33.000,00 TL nin dava açma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İdare mahkemesince, davacının açıkta geçirdiği süreye ilişkin parasal kayıplarının miktarının sorulmasına ilişkin 31.10.2012 tarihli ara kararı üzerine gönderilen belgelerin incelenmesinden, davacının belirtilen tarihler arasında yoksun kaldığı parasal kaybının toplamının yasal faiziyle birlikte 45.335,70 TL olduğunun belirtildiği, davacının talebi dikkate alınarak 33.000,00 TL nin iptal davasının açıldığı 05.03.2010 tarihi itibarıyla işletilecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmiştir.

Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, temyize konu Mahkeme kararında 49. maddede belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.

Davacının 2577 sayılı Kanunun 16/4. maddesi kapsamındaki talebi yönünden;

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 16. maddesinin 4. fıkrasında; "Taraflar, sürenin geçmesinden sonra verecekleri savunmalara veya ikinci dilekçelere dayanarak hak iddia edemezler. Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere arttırılabilir ve miktarın arttırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir." hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanunun geçici 7. maddesininin 1. fıkrasında ise; "Bu Kanunun 16'ncı maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dahil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır." düzenlemesi getirilmiştir.

Dava dilekçesinde belirtilen ve mahkemece hüküm altına alınan 33.000,00 TL maddi tazminat miktarının, temyiz aşamasında verilen ek dilekçe ile 46.197,41 TL olacak şekilde arttırılması talebinde bulunulmuştur.

İdare mahkemesince verilen ara kararına cevaben gönderilen alacak dökümünde, davacının açıkta geçirdiği süreye ilişkin maaş ve eğitime hazırlık ödeneği toplamının 41.495,70-TL, bu miktara tekabül eden yasal faiz miktarı ise 3.840,00 TL olarak belirlenmiştir.

İdare mahkemesince her ne kadar istemle bağlı kalınarak 33.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmiş ise de, yukarıda belirtilen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 16/4. maddesi ve geçici 7/1. maddeleri uyarınca dava dilekçesinde maddi tazminata ilişkin olarak belirtilen miktar, temyiz aşamasında verilen ek dilekçe ile bir defaya mahsus olmak üzere arttırıldığından; idare mahkemesince, söz konusu dilekçenin yukarıda belirtilen şekilde tebligatı yapılarak daha önce hükmedilen maddi tazminat tutarını aşan talep hakkında, dosyada mevcut ara karar cevabında asıl alacak olarak belirtilen miktar dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, davacının açıkta geçirdiği süre içerisinde herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı biçimde gelir getirici bir çalışmasının bulunması halinde; elde ettiği kazancın, ödenecek tutardan düşülmesi gerektiği de açıktır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile idare mahkemesi kararının onanmasına; 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. maddesine göre arttırılan maddi tazminat miktarı ile ilgili olarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 ( onbeş ) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(Kazanci Bilgi Bankası)


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.