KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » İdare Hukuku »
Pazar, 28 Nis 2024

Soruşturma Açılmadan Ve Doğrudan Savunması Alınarak Disiplin Cezası Verilmesi

T.C.

DANIŞTAY

12. DAİRE

E. 2010/9394

K. 2014/4554

T. 3.6.2014

ÖZET : Dava, aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına dair işlemin iptali istemine ilişkindir. Disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tespitinden sonra belli yasal süreler içinde ilgili memur hakkında tarafsız bir soruşturmacı görevlendirilerek disiplin soruşturması açılması, söz konusu soruşturmada memurun lehe ve aleyhine olan tüm delillerin toplanarak ekleriyle birlikte bir soruşturma raporunun oluşturulması, bilahare disipline aykırı davranış olarak tespit edilen eylemin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanarak eylemine uygun olan disiplin cezası maddesinin tayini ve uygulanması gerekmektedir. Bakılan uyuşmazlıkta, davacı hakkında soruşturma açılıp soruşturmacı tayin edilmeksizin sadece disiplin amiri tarafından savunmasının alındığı ve savunmasında yer alan hususlar araştırılmaksızın disiplin amiri tarafından davaya konu aylıktan kesme cezasının verildiği anlaşılmaktadır. Bu duruma göre, davacı hakkında soruşturma açılmadan ve doğrudan savunması alınarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

İstemin Özeti : İstanbul 4. İdare Mahkemesince verilen 31/05/2010 tarihli ve E:2009/844; K:2010/1059 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hâkimi Düşüncesi : İdare mahkemesince verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

KARAR : Dava; İstanbul ... Müdürlüğünde ... olarak görev yapan davacının 15.12.2008-02.04.2009 tarihleri arasında Personel Hareket Raporlarının incelenmesi neticesinde çalışma saatlerine riayet etmediği, geç gelip erken ayrıldığı ve 06.01.2009, 09.01 .2009, 27.01.2009, 28.01 .2009, 09.03.2009, 10.03.2009, 11 .03.2009,12.03.2009, 16.03.2009, 19.03.2009. 24.03.2009, 26.03.2009, 30.03.2009, 01.04.2009 ve 02.04.2009 tarihlerinde işe hiç gelmediğinin anlaşıldığından bahisle savunmasının istenildiği, davacının 06.01.2009, 28.01.2009, 26.03.2009 tarihlerinde Üsküdar Devlet Hastanesinde tedavi olduğu, 01.04.2009 ve 02.04.2009 tarihlerinde kombi cihazının arızasını gidermek amacıyla evde bulunması gerektiği şeklindeki mazeretinin kabul edildiği ancak diğer tarihlerle ilgili verdiği savunmasının yeterli görülmeyerek 657 sayılı Kanunun 125. maddesinin birinci fıkrasının ( C ) bendine göre 1/8 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 24.04.2009 tarihli ve 383 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince, soruşturma raporu ve eklerindeki ifade ve beyanlardan davacının mesai saatlerine uyma konusunda titiz davranmadığı, bu nedenle sözlü ve yazılı olarak uyarıldığı ve kınama cezası aldığı, mazeret olarak ileri sürmüş olduğu ve göreve gelmediği tarihlerin disiplin cezası verilmesinde dikkate alınmadığı, ancak bu tarihler dışındaki göreve gelmediği günlerin izahını yapamadığı anlaşılmış olup kendisine bu fiiline uygun olarak verilen disiplin cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle sübjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler. Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatla belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır.

Yukarıda yer verilen kurallara göre, disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tespitinden sonra belli yasal süreler içinde ilgili memur hakkında tarafsız bir soruşturmacı görevlendirilerek disiplin soruşturması açılması, söz konusu soruşturmada memurun lehe ve aleyhine olan tüm delillerin toplanarak ekleriyle birlikte bir soruşturma raporunun oluşturulması, bilahare disipline aykırı davranış olarak tespit edilen eylemin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanarak eylemine uygun olan disiplin cezası maddesinin tayini ve uygulanması gerekmektedir.

Dava dosyasının incelenmesinden, davacının 15.12.2008-02.04.2009 tarihleri arasını kapsayan Personel Hareket Raporunun incelenmesi neticesinde gelmediği görülen günler için 03.04.2009 tarihli ve 293 sayılı yazı ile savunmasının istendiği, davacının 10.04.2009 tarihli savunmasında kronik hale gelen bel rahatsızlığı sebebiyle rapor alarak istirahat etmek zorunda kaldığını, ayrıca aynı rahatsızlık sebebiyle sabahları mesaisine geç kalabildiğini. 06-09-13-27-28.01.2009 ve 26.03.2009 tarihlerinde Üsküdar Devlet Hastanesi Diş Polikliniğine sevk aldığını ve bazı günlerde doktor müsait olmadığından ertesi güne randevu verildiğini, anılan Poliklinikte protez ve kanal tedavisi yapılmadığı için bunlar için de özel bir tıp merkezi ve bir başka doktora gittiğini, tarihlerini tam olarak hatırlayamadığı ancak mart ayında olduğunu bildiği iki veya üç gün giriş kartını unuttuğu, iki gün de turnikeler anzalı olduğu için kartsız giriş-çıkış yaptığını, bir gün ise rahatsız olduğu için gelemediğini, bilgisayannın ve kombinin arıza ve bakımı nedeniyle de 01-02.04.2009 tarihlerinde işe gelemediğini beyan ettiği anlaşılmıştır.

Bakılan uyuşmazlıkta, davacı hakkında soruşturma açılıp soruşturmacı tayin edilmeksizin sadece disiplin amiri tarafından savunmasının alındığı ve savunmasında yer alan hususlar araştırılmaksızın disiplin amiri tarafından davaya konu aylıktan kesme cezasının verildiği anlaşılmaktadır.

Bu duruma göre, davacı hakkında soruşturma açılmadan ve doğrudan savunması alınarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen idare mahkemesi

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 ( onbeş ) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 03.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

(Kaynak: Kazancı Bilgi Bankası)


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.