KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Hukuk »
Perşembe, 02 May 2024

Muris muvazaası iddiasıyla açılan davaya konu olan taşınmazları iyiniyetle iktisap etmiş olan üçüncü kişilere karşı açılan davanın reddi gerekir.


Yargıtay

1. Hukuk Dairesi

E.2011/461 K.2011/5625

T10.05.2011

ÖZET: Muris muvazaası iddiasıyla açılan davaya konu olan taşınmazları iyiniyetle iktisap etmiş olan üçüncü kişilere karşı açılan davanın reddi gerekir.

Gizli bağış nedeniyle iptal ve tescilin söz konusu olamayacağı durumlarda terditli istek olan tenkis hükümlerine göre değerlendirme yapılmalıdır.

Getirtilen kayıt ve belgelerden:

1.. Dava konusu (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazın (795.54m2 Bahçeli Ahşap ev) 15.08.1972 tarih ve (..) sıra nolu tapu kaydına istinaden 30.03.1984 ta¬rihindeki kadastro tespitinde muris H. oğlu D.T. Adına tespit ve tescil edildiği;

2. Murisin tamamı adına kayıtlı (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazın %% payı¬nı 17.10.1995 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte 126 YTL. Ye ikinci eşi davalı S.T'ye; diğer % payını ise 16.02.2007 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte 30.000 YTL.ye davalı D.K'ya sattığı;

3. Davalı D.K'nın 16.02.2007 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte, kendisine ait (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazda bulunan birinci kat (.) nolu bağımsız bölümünü 7000 YTL,ye davalılardan S.T'ye sattığı;

4. S.T'nin de, 1195 yılında eşinden satın aldığı (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazdaki % payı 01.03.2007 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte 30.000 YTL,ye davalı M.B.K'ya sattığı,

5. Davalı D.K'nın, 04.04.2007 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte, kendisine ait (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazda bulunan birinci kat (..) nolu ba¬ğımsız bölümünü 7000 YTL.ye davalılardan 1968 doğumlu L.S'ye; 09.05.2007 gün ve (..) yevmiye numaralı resmi akitte de aynı taşınmazdaki zemin kat, (.) nolu bağımsız bölümünü 5.500 YTL.ye davalılardan 1965 doğumlu C.S'ye sat¬tığı, her iki işlemde de C.S'yi ve L.S'yi vekili olarak anneleri S.T'nin temsil ettiği anlaşılmaktadır.

Öte yandan; 1926 doğumlu muris D.T'nin 01.08.2007 tarihinde öldüğü, geride mirasçısı olarak ikinci eşi S. İle ilk eşinden olma çocukları N, H, H,

H. ve torunu U'nun kaldığı; davalılar L.S. ve C.S'nin ise, murisin ikinci eşinin ilk evliliğinden olma çocukları oldukları, üçüncü kişi konumundaki davalılar D.K. ve M.B.K'nın da, Erbaa ilçesinde kurulu ve faaliyet gösteren K. San. Ltd. Şti'nin kurucu ortakları ve aynı zamanda baba-oğul oldukları kayden sabittir.

Murisin ikinci eşi S. Dışındaki mirasçıları olan davacılar, öncelikle (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazın, mümkün olmaması halinde (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazda bulunan 3, 7 ve 8 numaralı bağımsız bölümlerin tapularının ip¬tali ile payları oranında tüm mirasçılar adlarına tapuya kayıt ve tesciline; tapu iptali ve tescilin mümkün olmaması halinde tenkise karar verilmesi isteğiyle eldeki davayı açmışlardır.

Mahkemece, (.) ada (..) sayılı parseldeki 3, 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin tapularının davacıların payları oranında iptaliyle adlarına tesciline; davalılar D.K. ile M.B.K. hakkındaki davanın ise reddine karar verilmiştir.

Gerçekten de, dosya içeriği ve toplanan delillerden, muris D.T'nin davacı mirasçılarından mal kaçırmak ve ikinci eşi ile onun ilk evliliğinden olma çocuklarına taşınmaz kazandırmak amacıyla (.) ada (..) sayılı parselini elinden çıkardığı, karşılığında da (..) ada (..) parsel sayılı taşınmazdaki 3, 7 ve 8 numaralı bağımsız bölümleri edinmelerini sağladığı; bunun yanında, davalılar D.K. ile M.B.K'nın ise katıldıkları işlemlerde iyi niyetle hareket ettiklerinin aksinin katınlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmaktadır.

Belirlenen bu olgular gözetildiğinde, davalılar D.K. ile M.B.K. hakkında-ki davanın reddedilmesi doğrudur. Davacıların temyiz itirazı yerinde değildir, reddine.

Ne var ki, murisin, ikinci eşine ve onun ilk evliliğinden olma çocuklarına taşınmaz edindirmek amacıyla davalılardan D.K'ya yaptığı temlikin gizli bağış olarak nitelendirilebileceği; diğer taraftan, murisin ikinci eşine muvazaalı biçimde aktardığı % payın da iyi niyetli 3. kişi konumundaki davalı M.B.K'ya devredilmiş olması karşısında, olayda 01.04.1974 tarih, % sayılı İnançları Bir¬leştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı ve iptal-tescile karar verilemi yeceği açıktır.

Hal böyle olunca, söz konusu temliklerin terditli istek olan tenkis bakı-mından değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.

SONUÇ

Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün BOZULMASINA 10.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Tags: iyiniyetli üçüncü kişi | muris muvazası | tapu iptali ve tescil davasi


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.