KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Usul Hukuku »
Cuma, 26 Nis 2024

Çekişmeli Vakıanın İspatı İçin Tanık Bildiren Tarafın Tanık Sayısı Hakkın Kötüye Kullanılması Niteliğinde Olmadığı Sürece Sınırlanamayacağı Hakkında Yargıtay Kararı

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/5455

K. 2012/24907

T. 17.10.2012

• TANIK ( Davalının Tanıkların Dinlenmesinden Açıkça Vazgeçmediği/Hakimin Yeterli Kanaat Edinmediği - Tanıklar İçin Masraf Yatırıldığı ve Davetiye Tebliğ Edildiğine Göre Tanıklar Dinlenmeden Eksik İnceleme İle Karar Verilemeyeceği )

• HAKİMİN TANIK SAYISINI BELİRLEYEMEYECEĞİ ( Çekişmeli Vakıanın İspatı İçin Tanık Bildiren Tarafın Tanık Sayısı Hakkın Kötüye Kullanılması Niteliğinde Olmadığı Sürece Sınırlanamayacağı - Vakıa Bir Kısım Tanık Anlatımı İle İspatlanmışsa Geri Kalan Tanıkların Dinlenilmemesine Karar Verilebileceği )

• TANIK DİNLENMEDEN KARAR VERİLEMEYECEĞİ ( Davalının Tanıkların Dinlenilmesinden Açıkça Vazgeçmediği/Hakimin Yeterli Kanaat Edinildiği Gerekçesi İle Dinlenmesinden Vazgeçtiği Tanıklar İçin Yeniden Dinlenme Talebini Kabul Etmesinin Yeterli Kanaat Edinilmediğini Gösterdiği - Tanıkların Dinleneceği )

6100/m.187240241

1086/m.238

ÖZET : Davalı, tanıklarının dinlenilmesinden açıkça vazgeçmemiştir. Hakimin yeterli kanaat edinildiği gerekçesi ile dinlenmesinden vazgeçtiği bu tanıklar için, ara kararından vazgeçerek yeniden dinlenme talebini kabul etmesi de yeterli kanaat edinilmediğini gösterir. Tanıklar için masraf yatırıldığı ve davetiye tebliği edildiğine göre; tanıklar dinlenmeden; eksik inceleme ile karar verilmesi hukuka aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davalı koca, 11.05.2011 tarihli delil listesinde tanık deliline de dayanmış, on tanık ismi bildirmiştir. Mahkemece davalının tanıklarının üçü dinlenmiş, 18.10.2011 tarihli celse de davalı tarafın karar vermek için yeteri kadar tanığının dinlendiği, dinlenen tanıklar açısından yeterli kanaat oluştuğu, davalı tarafa verilen süreye rağmen tanıkların duruşmada hazır edilmediği gerekçesi ile tanıkların dinlenmesinden sarfınazar edilmiş, davalı vekilinin itirazı üzerine 29/11/2011 tarihli celsede; tanıklar R.D. ve B.D. bakımından 18/10/2011 tarihli ara karardan sarfınazar edilerek tanıkların dinlenmesine karar verilmiş, davalı vekili tarafından gerekli masraflar yatırıldığı ve tanıklara tebligat çıkarıldığı halde 20/12/2011 tarihli celsede yeniden karar vermek için yeterli kanaate ulaşıldığı, davalı tarafın dinlenmeyen bu iki tanığı dinletme talebinin davayı uzatmaya matuf olduğu gerekçesi ile tanıkların dinlenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Delil çekişmeli vakıalar ve bu vakıaların ispatı için gösterilir ( 6100 S.HMK.d.187/1, 1086 S.HUMK.md.238/1 ). Çekişmeli vakıanın ispatı için tanık bildiren tarafın tanık sayısı hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmadığı sürece sınırlanamaz ve hakim tanık sayısını belirleyemez. Aksi tutum adil yargılanma ve savunma hakkının kısıtlanmasına yol açar. Ancak, hakim hangi tanığın hangi vakıanın ispatı için dinletilmek istendiğini ilgili taraftan sorarak ( 6100 S.HMK.md.240/2, 1086 s.HUMK.md.258/1 ); vakıa dinlenen bir kısım tanıklar anlatımı ile ispatlanmışsa, geri kalan tanıkların dinlenilmemesine karar verebilir ( 6100 s.HMK.md.241 ). Taraflarca fazla sayıda tanık bildirildiği takdirde; usulün bu zorlayıcı ve kolaylaştırıcı hükümlerinden yararlanarak, tanık dinlenmesi kolaylaştırabileceği gibi, bir kısım tanıklar da dinlenmeyebilir.

Tanık davetiye ile çağrılır. Davetiye gönderilmeden tarafların hazır bulundurdukları tanıklar da dinlenebilir ise de, taraflara, gösterdikleri tanıkları duruşmada hazır bulundurma yükümlülüğü yüklenemez. Tanıkların mahkemeye ne şekilde davet edilecekleri ve çağrıya uymamanın sonuçları usulün 243. ve 245. maddelerinde gösterilmiştir

Davalı, tanıkları R.D. ve B.D.'nin dinlenilmesinden açıkça vazgeçmemiştir. Hakimin yeterli kanaat edinildiği gerekçesi ile dinlenmesinden vazgeçtiği bu tanıklar için, ara kararından vazgeçerek yeniden dinlenme talebini kabul etmesi de yeterli kanaat edinilmediğini gösterir. Söz konusu tanıklar için masraf yatırıldığı ve davetiye tebliği edildiğine göre; tanıklar dinlenmeden; eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarımın şimdilik incelenmesine yer olmadığına temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.