İçtihat Özeti : Kamu görevlisinin, kendisinden kaynaklanmayan, kendisi dışındaki, bilhassa idarenin işlem ve eylemleri sonucu oluşan nedenlerle görevden alınması işleminin hukuka uygun olarak nitelendirilemeyeceği hakkında.
Naklen Atamanın ve İçtihadın Dayandığı Yasal Dayanak: 657 sy. DMK'nin :Memurların Kurumlarınca Görevlerinin Ve Yerlerinin Değiştirilmesi başlıklı 76. maddesinin 1. fıkrası "(Değişik: 1897 - 15.5.1975) Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 inci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler. Memurlar istekleri ile, kurumlarında kazanılmış hak derecelerinin en çok üç derece altında aynı veya başka yerlerdeki kadrolara atanabilirler."
Danıştay
5. Daire
2009/3013 E. , 2011/7360 K.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili
: Av. …
Karşı
Taraf : 1-
Başbakanlık -
2- Kültür ve Turizm Bakanlığı
Davalı
İdare Yanında Davaya Katılan : …
İsteğin
Özeti : Ankara
3. İdare Mahkemesi'nin ve verilen 20.2.2009 günlü, E:2008/1216,
K:2009/174 sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davalı
İdarelerin Cevaplarının Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Davalı
İdare Yanında Davaya Katılanın Cevabının Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay
Tetkik Hakimi : Bekir Şimşek
Düşüncesi
: Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay
Savcısı : İsa Yeğenoğlu
Düşüncesi
: İdare ve vergi mahkemelerince verilen
kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin
bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:
Dava, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Araştırma ve Eğitim
Genel Müdür Yardımcısı olan davacının, bu görevinden alınarak Bakanlık
Müşavirliğine atanmasına ve yerine …'nın atanmasına ilişkin 3.7.2008 günlü
işlemin iptali
istemiyle açılmıştır.
Ankara 3. İdare Mahkemesi'nce
verilen 20.2.2009 günlü, E:2008/1216, K:2009/174 sayılı kararla; davacının 19.4.2004 tarihinde Araştırma ve Eğitim Genel Müdür
Yardımcılığı görevine atandığı, bu göreve başladığı tarihten dava konusu
işlemin tesis edildiği 3.7.2008 tarihine kadar kadrosu genel müdür
yardımcılığında olmasına rağmen fiilen başka bir görevde bulunduğu ve bu
tarihler arasında bu görevi …'nın yürüttüğü, belirtilen döneme ilişkin Araştırma ve Eğitim Genel Müdür
Yardımcılığı'nda davacının hizmetlerinden istifade edilemediği açık olduğundan,
dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık
bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve İdare
Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Yasa'nın 76.
maddesi ile idareye memurların görev ve görev yerlerinin değiştirilmesi
konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, bu yetkinin kullanılması mutlak
olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlı bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden,
19.4.2004 gün ve 5766 sayılı müşterek
kararname ile Araştırma ve Eğitim Genel Müdür Yardımcılığı'na atanan davacının,
21.4.2004 tarihinde bu görevine başladığı, aynı tarih ve 6384 sayılı makam onayı ile Araştırma
Planlama ve Koordinasyon Dairesi
Başkanlığında geçici olarak görevlendirildiği; dava konusu işlem ile
Bakanlık Müşavirliğine atamasının yapıldığı, davacıdan boşalan göreve ise …'nın
atandığı anlaşılmıştır.
Davalı idarelerce, dava
konusu işlemin, davacının fiilen başka bir yerde görevlendirilmesi, Genel Müdür
Yardımcılığı görevinin uzun yıllar boyunca … tarafından yürütülmesi nedeniyle
tesis edildiği ileri savunulmuştur.
İdari kurumlar, görevlerini
yerine getirebilmek bakımından, yönetici kadrolarına, bu kadroların görevlerini
yerine getirebilecek nitelik ve yeterlikte personel ataması yapmak
zorundadırlar. Bu konuda atamaya yetkili amirlerin takdir yetkileri bulunduğu
gibi, o görev için en uygun kişiyi seçme görevleri de vardır. Bu bakımdan, bu
şekilde atanan kişilerin, görevin gerektirdiği koşullara sahip ve o görevi
yerine getirmeye en uygun personel olduklarının kabulü zorunludur. Bir göreve
atanan personelin o görevden alınması da, kendisinden kaynaklanan olumlu ya da
olumsuz hususlardan dolayı olabilir. Görev gereklerini yerine getiremediği,
yetersiz ve başarısız olduğu, ya da görev başında kalmasında kendisinin veya
kurumunun itibarı yönünden sakıncalı sayılabilecek tutum ve davranışları gibi
olumsuz nedenler alınma gerekçesi oluşturabileceği gibi; birikiminden
yararlanma amacıyla daha üst bir göreve atanmak üzere seçilmesi gibi olumlu
nedenler de görev değişikliğinin hukuki sebebini oluşturabilir. ANCAK, KİŞİDEN KAYNAKLANMAYAN, ONUN DIŞINDAKİ, BİLHASSA İDARENİN İŞLEM VE
EYLEMLERİ SONUCU OLUŞAN NEDENLERLE GÖREVDEN ALMA İŞLEMİ, HUKUKA UYGUN OLARAK
NİTELENDİRİLEMEZ.
Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı 19.4.2004 tarihinde Araştırma ve Eğitim
Genel Müdür Yardımcılığına atandığına göre, bu görev için gereken koşulları
taşıyan ve bu görev için en uygun bulunan personel olduğunun kabulü zorunludur.
Ayrıca davacı, bir görevi yerine
getirmek üzere seçilmiş ve atanmış iken, bu görev kendisine hiç yaptırılmadan,
kadro unvanı üzerinde bırakılmak suretiyle, Araştırma Planlama ve Koordinasyon
Dairesi Başkanlığında görevlendirilmiş ise de; kadro unvanı üzerinde
bırakıldığından, bu gelişmeye itiraz etmeyip dava yoluna başvurmamış olması,
idare ile çekişme içinde bulunmaktan sakınma yönüyle, hayatın olağan akışına
aykırı değildir.
Davalı idarece işlemin tesisi
için ileri sürülen, davacının fiilen asli kadrosu dışında bir görevde uzun süre
bulunması ve bu görevi başka bir görevlinin yürütmüş olması hususu, davacıdan
kaynaklanan bir neden olmaksızın görevinin değiştirildiğini göstermektedir.
Davacı, 19.4.2004 tarihinde atandığı görevi yerine
getirmemiş, yetersiz kalmış, başarısız
olmuş değildir; başka sakıncalı
tutum ve davranışı da ileri sürülmemiş, idarece yapılan bir görevlendirme
nedeniyle asli görevinin kendisine yaptırılmamış olması işleme gerekçe
alınmıştır. BU HUSUS İSE, YUKARIDAKİ AÇIKLAMALARIN
IŞIĞINDA İŞLEMİN HUKUKİ NEDENİNİ SAKATLAYICI NİTELİKTE OLUP davacının
Araştırma ve Eğitim Genel Müdür Yardımcılığı görevinden alınarak Bakanlık
Müşavirliği'ne atanması ve yerine …'nın atanması yolundaki dava konusu işlemde
hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında ise hukuki isabet
görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 3. İdare
Mahkemesi'nce verilen 20.2.2009 günlü, E:2008/1216, K:2009/174 sayılı kararın
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b fıkrası
uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası
gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar
verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 13.12.2011
tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
< Önceki | Sonraki > |
---|