KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Ceza Hukuku »
Pazartesi, 29 Nis 2024

Kaçak elektirk kullanma/Enerji Hırsızlığı suçunda sanık katılan kurumun zararını tazmin ettiğinden lehe olan 6352 sayılı Kanun gereği sanığa ceza verilemez

T.C.

YARGITAY

13. CEZA DAİRESİ

E. 2013/6300

K. 2013/8846

T. 28.3.2013

DAVA : Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:

KARAR VE SONUÇ : Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 28.03.2013 gününde oy birliğiyle karar verildi.

YEREL MAHKEME İLAMI

T.C.

ÇAMELİ

ASLİYE CEZA MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2011/8 Esas

KARAR NO : 2012/60

TARİH : 17.10.2012

Yukarıda açık kimliği yazılı sanık hakkında mahkememizde yapılan duruşma sonunda:

Gereği düşünüldü:

İDDİA:

Çameli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 24/11/2010 tarih ve 2010/146 Esas sayılı iddianamesiyle; olay tarihinde müşteki kurum görevlilerince Belevi köyünde yapılan kontrolde şüpheli N.E.'in 1820265 abone nolu sayacında, sayaç girişinden ek alınarak tüketimin ölçülmeden süt sağma makinesi çalıştırmak suretiyle kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğinden bahisle şüphelinin 5237 sayılı TCK'nın 142/1.f, 203/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

SAVUNMA:

Sanık talimatla alınan savunmasında: ''Ben karakolda bu olayla ilgili olarak ifade vermiştim. O ifadem doğrudur, aynen tekrar ederim. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ben elektrik işinden anlamam. Evimin demir olan bahçe kapısının menteşeleri kırıldı. Ben de onları yaptırmak için İmamlar köyünde demircilik yapa A.O. isimli şahsı çağırdım. Bahçe kapımın menteşelerini yaptırdım. Yine aynı dönemde süt makinemi çalıştıramadığım için köyümüzde elektrik arızası işini yapan Z.H. i çağırarak makinemi çalıştırdı. fakat Z.H. herhangi bir şekilde elektrik almadı. Sadece A.O. kaynak yaparken sigortaları attı. Fakat ben A.'in elektriği nereden aldığını görmedim. Sadece eşim sayaçtan aldığını söyledi. Bunun dışında evime güneş enerjisi takmaya gelen kişiler de kaynak yaparken prizden elektrik almaya çalıştılar fakat sigorta attı. daha sonra bu güneş enerjisi takmaya gelen şahısların elektriği nereden aldıklarını görmedim çünkü ben o sıra evin etrafında uğraşıyordum. Bu güneş enerjisi takan kişilerin nereden geldiklerin bilmiyorum. Şu anda görsem tanıyamam. Sayaçtan ek almanın da yanlışlıkla bu çalışmalar esnasında yapılmış olabileceğini düşünüyorum. Fakat benim sayaçtan ek almayla ilgili herhangni bir bilgim görgüm yoktur.'' demiştir.

Sanık müdafi keşifteki beyanında; tutanakta sayacın mühürlü olup olmadığı belirtilmediğinden iddianamenin mühür bozmadan açılan kısmını kabul etmediklerini, sayacın bina dışında olduğunu, dolayısıyla herkesin müdahalesine açık olduğunu, kablonun müvekkilin bilgisi dışında sayaç dışı elektrik alımı noktasına bağlandığını, görevlilerin köyde çalışmaya başlandıktan 15 gün sonra müvekkilinin evine geldiklerini, müvekkilinin bu durumu bilseydi görevliler gelmeden düzeltmiş olacağını beyan etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Tanık A. T. beyanında: '' Ben kaynakçılık yapmaktayım. Ben N.E. ile çalışıp çalışmadığımı hatırlamıyorum. Yakın zamanda bu kişi ile hiç çalışmadım. Benim bilgim görgüm bundan ibarettir. '' demiştir.

6352 sayılı Yasa yürürlüğe girmeden önce 5237 sayılı TCY'nın 142/1.f bendinde "Hırsızlık suçunun; ... f ) Elektrik enerjisi hakkında, işlenmesi hâlinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur." hükmüne yer verilmiştir.

05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesinin 2. fıkrası gereğince "Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun ve doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi dolayısıyla bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişinin, bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, zararı tamamen tazmin etmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz, verilen ceza tüm sonuçlarıyla ortadan kalkar" ilişkin düzenleme getirilmiştir.

5237 sayılı TCY'nın 7/2 maddesi gereğince failin lehine olan Yasa'nın uygulanıp bu şekilde infaz edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

Dosya kapsamına göre sanığın, katılan kurumun zararını tazmin ettiği görülmektedir. Suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa'nın sanık lehine olduğu anlaşılmış ve bu kanunun Geçici 2. maddesinde getirilen düzenleme nedeni ile kurum zararını tazmin eden sanık hakkında ceza verilmeyeceği hüküm altına alınmıştır. Dosya kapsamındaki deliller göz önüne alınarak 5237 s. TCK.nın 7 ve 6352 s. Kanunun Geçici 2. maddeleri uyarınca sanık hakkında elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundanceza verilmesine yer olmadığına;

Sanığın üzerine atılı ve TCK 203/1 maddesinde düzenlenen mühür bozma suçunun sübuta ermesini sağlamak acısından öncelikle suçunu oluşumu için yetkili makamlarca kanuna uygun olarak konulmuş bir mührün mevcudiyeti gerekmektedir. Bununla beraber usulüne uygun konulmuş mühür olmalı ki bu mührün konuluş amacına aykırı davranış ile TCK madde 203/1 de düzenlenen mühür bozma suçu oluşsun. Madde lafzı ve gerekçesi irdelendiğinde kişileri mühür bozma suçundan cezalandırmanın ön şartı usulüne uygun ve yetkili makamlar aracılığı ile konulmuş bir mühür olmasıdır. Tüm dosya kapsamı ve soruşturma evrakı incelendiğinde somut olayda elektrik sayacı ve bunun yanı sıra yetkili makamlarca usulüne uygun olarak konulmuş bir mührün mevcudiyeti söz konusu olmadığından sanığın üzerine atılı suçun unsurları bakımından eksik olduğundan davaya konu mühür bozma suçu yetkili makamlarca konuna uygun olarak konulmuş bir mühür olmadığından ve sanığın üzerine atılı suç sübuta ermediğinden ve yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediği sabit olduğundan sanığın üzerine atılı mühür bozma suçundan beraatına yönelik olarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Sanık N.E.'in üzerine atılı elektrik hırsızlığı suçundan lehine olan 6352 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesi ve 5271 sayılı CMY'nın 223/4-a maddesi gereğince sanık hakkında CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

2-Sanık N.E.'in üzerine atılı mühür bozma suçundan atılı suçu işlediğine dair şüpheden uzak kesin kanaate vardıracak nitelikte delil bulunmadığından sanığın atılı suçtan CMK madde 223/2-e uyarınca BERAATİNE,

3-Yapılan tüm yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılmasına,

Sanık kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.200,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine,

Dair; sanığın ve müdafinin yüzüne karşı, katılan vekilinin yokluğunda, yüzüne karşı okunan ilgilisi için tefhimden itibaren, yokluğunda karar verilen ilgilisi için kararın tebliğinden itibaren bulundukları yer Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ne veya Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya katibe beyanda bulunmak suretiyle düzenlettirilecek ve daha sonra hakime havale ettirilecek bir tutanak ile, 5320 sayılı Yasa'nın 8. maddesinin 1. fıkrası hükmü delaletiyle 1412 sayılı CMUK'nun 310. maddesi uyarınca YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, karar verildi.17.10.2012

Tags: çağlayanda ceza davası avukatı | ceza avukatı | ceza davası avukatı | elektirik hırsızlığı | elektrik hırsızlığı avukatı | kartalda ceza avukatı | lehe kanun uygulaması | perpada ceza avukatı | şişlide ceza avukatı | ümraniyede ceza avukatı | üsküdarda ceza avukatı


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.