KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Borçlar Hukuku »
Pazar, 28 Nis 2024

Konut kredisinin erken ödenmesine rağmen bankanın ipoteğin kaldırılması için masraf istemesi ve borcu kapatmaması durumunda kredi borcunun ödendiğinin tespiti, ipotek masrafının haksız şart olduğuna ilişkin doğrudan tüketici mahkemelerinde dava açılabilir

T.C

YARGITAY

13. Hukuk Dairesi

ESAS NO: 2010/14508

KARAR NO: 2011/7290

TARİH:05.05.2011

 

          Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, davalı bankadan 14/07/2008 tarihli konut kredisi finansman sözleşmesi ile kredi aldığını, kredinin teminatı olarak satın alınan taşınmaz üzerinde 15/07/2008 tarihinde 70.487- TL miktarlı 1. dereceden ipotek tesis edildiğini, kredi borcunu erkenden ödediğini ancak davalı bankanın hesabı bir türlü kapatmadığını, kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borç ( anapara, faiz, komisyon, sigorta primleri, erken ödeme cezaları vs. ) tümüyle ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılması için 350-TL masraf istendiğini ileri sürerek, kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borcun ödenmiş olması nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, sözleşmenin haksız şart niteliğindeki 3.maddesinin iptaline, ipoteğin varlığını ve devamını gerektirecek koşullar ortadan kalktığından ipoteğin fekkine, davalı tarafça sebep olunan 63,43- TL noter masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

            Davalı, ipoteğin kaldırılması için gereken 350-TL masrafın davacı tarafından ödenmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 3. maddesine göre ipoteğin fekki için gereken masrafların davacı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, miktar olarak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurulması gerektiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.

            Mahkemece, 4077 sayılı Kanun’un 22.maddesine göre dava tarihi itibariyle Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvuru sınırının 936-TL olduğu, davacının talebini 350-TL borçlu olmadığının tespiti ile sınırladığı, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurunun zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.

1-Davacı, dava dilekçesinde, kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borcun ödenmiş olması nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, sözleşmenin haksız şart niteliğindeki

3.maddesinin iptaline, ipoteğin varlığını ve devamını gerektirecek koşullar ortadan kalktığından ipoteğin fekkine, 63,43-TL noter masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; davacı vekili duruşmadaki beyanında, davanın, davacının davalı bankaya 350-TL borçlu olmadığının tespiti olduğunu bildirmiştir. Mahkemece, davacının davasını  350-TL borçlu olunmadığının tespiti ile sınırlandırdığı, 4077 sayılı Kanun’un 22.maddesine göre dava tarihi itibariyle Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvuru sınırının 936-TL olduğu, davacının talebine göre Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurunun zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine kesin olarak karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki,  davacının talepleri dava dilekçesinde açıkça belirtilmiş olup, 350-TL ipoteğin kaldırılması masrafı nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti de bu taleplerden birisini oluşturmaktadır. Davacının talepleri davanın tarafları arasında muaraza çıkaracak nitelikte olup, talebin sadece 350-TL borçlu olunmadığının tespiti şeklinde açıklanması sonuca etkili değildir. Davanın muarazanın giderilmesine yönelik olması nedeniyle mahkemece verilen kararın da kesin olduğundan bahsedilemez. Hal böyle olunca mahkemenin hükmün kesin olduğuna dair kararının kaldırılarak temyiz incelemesinin yapılmasına karar verilmesi gerekmiştir.

            Kararın esastan incelenmesinde; Davacının talepleri davanın tarafları arasında muaraza çıkaracak nitelikte olup, davayı görmekle Tüketici Mahkemesi görevlidir. Mahkemece, işin esasına girilerek davacının her bir talebi hakkında hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, miktar itibariyle Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurunun zorunlu olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektir.

            2-Bozma nedenine göre davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bent gereğince davalının tüm, davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1,25 TL kalan hacın davalıdan alınmasına, 05.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Tags: dosya ücretleri | istanbulda tüketici avukatı | konut kredi dosya masrafları | kredi dosya ücreti | kredi dosya ücreti iadesi | perpada tüketici avukatı | tüketici avukatı | tüketici davaları | tüketici davaları avukatı | tüketici hakem heyeti | üsküdarda tüketici avukatı


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.