KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Usul Hukuku »
Perşembe, 02 May 2024

Ortak Olan Kapıcı Konutu Kirasından Yararlanılmadığından Bahisle Açılan Alacağın Tahsili Davasında Görevli Mahkeme Uyuşmazlık, Kat Mülkiyeti Kanununun Uygulanmasından Doğmadığı İçin Sulh Mahkemesi Olmayıp Niteliği Gereği Asliye Hukuk Mahkemeleridir

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/22835

K. 2013/223

T. 15.1.2013

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME DAVASI ( Davacı ve Davalı Tarafın Ortak Olduğu Kapıcı Konutundan Elde Edilen Kira Gelirinden Davacının Yararlandırılmadığı İddiası - Davanın Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanmadığı/Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olacağı )

• GÖREVSİZLİK KARARI ( Sebepsiz Zenginleşme Davası/Davacı ve Davalı Tarafın Ortak Olduğu Kapıcı Konutundan Elde Edilen Kira Gelirinden Davacının Yararlandırılmadığı İddiası - Sulh Hukuk Mahkemesince Görevsizlik Kararı Verileceği )

• KAT MÜLKİYETİ KANUNU KAPSAMINDA OLMAYAN UYUŞMAZLIK ( Sebepsiz Zenginleşme Davası/Davacı ve Davalı Tarafın Ortak Olduğu Kapıcı Konutundan Elde Edilen Kira Gelirinden Davacının Yararlandırılmadığı İddiası - Sulh Hukuk Mahkemesince Görevsizlik Kararı Verileceği )

• KAPICI KONUTUNDAN ELDE EDİLEN KİRA GELİRİ ( Davacının Konutun Ortak Olmasına Rağmen Gelirden Faydalandırılmadığını İddia Ettiği - Davanın Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanmadığı/Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olacağı )

6100/m.2, 4

ÖZET : Dava konusu uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir. Davacı ortak olan kapıcı konutu kirasından yararlandırılmadığını ileri sürmüştür. Uyuşmazlık, Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından doğmadığı için Sulh Mahkemesinin bakacağı davalardan da değildir. Davaya niteliği gereği Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi gerekir.

DAVA : Dava dilekçesinde şimdilik 9000 TL alacağın yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili dilekçesinde, 8175 parselde kayıtlı bulunan arsa üzerinde inşa edilen iki blok için tek kapıcı odası ve mutfağının bulunduğunu, burasının 7/A ve 7/B 'nin ortak yeri olduğunu, söz konusu kapıcı dairesi bugüne kadar 7/A tarafından kullanılmış, kiraya verilmiş 7/B maliklerinin buradan yararlandırılmamış olduğunu, haklarının verilmesi doğrultusundaki sözlü talepleri ile sonuç alınamadığını muhatabı İstanbul 23. Noterliğinden 16.03.2011 tarih ve 1986 sayılı ihtara ve Bakırköy 40.Noterliğinin 10.05.2011 tarih ve 9678 sayılı ihtarla cevap verilmiş ve hiçbir haklarının olmadığının belirtilmiş olduğunu, kendilerinden izinsiz tasarrufta bulunulmaması ve ihtar tarihinden önceki son 10 yıl için söz konusu kapıcı dairesinden elde edilen menfaatlere karşılık paylarına düşen miktar olan 9.000 TL'nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dava konusu uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.

Davanın açılış tarihi 26.1.2012 olup, 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra açılmıştır.

HMK.’nun 2.maddesinin 1.bendinde, "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalar ile, şahıs varlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu”, gene aynı maddenin 2.bendinde ise, “Bu kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğu” hususu düzenlenmiştir.

HMK.’nun 4.maddesinde ise, hangi davalara Sulh Hukuk Mahkemesinin bakacağı tahdidi olarak belirlenmiştir.

Dava, niteliği itibariyle bu madde kapsamında olmadığı gibi, uyuşmazlık, Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından doğmadığı için anılan kanunun 33 ve Ek-1.maddesi uyarınca Sulh Mahkemesinin bakacağı davalardan da değildir. Bu durumda görevli mahkeme 6100 sayılı HMK.’nun 2.maddesine göre belirlenecektir.

Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek, davaya niteliği gereği Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme sonucu işin esası hakkında bir karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Tags: asliye hukuk mahkemeleri | dava konusu | görev uyuşmazlığı | görevli mahkeme | hmk | HUMK | ihtar | kapıcı dairesi | kat mülkiyeti kanunu | mal varlığı hakları | malik | medeni usul hukuku | şahıs varlığı hakları | sebepsiz zenginleşme | sulh hukuk mahkemeleri


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.