KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » İş Hukuku »
Cumartesi, 04 May 2024

Fazla mesai alacağının da talep edildiği iş davalarında davacıının 8.5 saat işyerinde çalışması durumunda yarım saat ara dinlenme düşülerek günde yarım saat fazla mesai yapıldığı ortaya çıkmaktadır.

T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/51210

K. 2013/7378

T. 4.3.2013

DAVA : Davacı, fazla çalışma ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Y.T. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2. İşçiye, işyerinde çalıştığı sırada ara dinlenmesi verilip verilmediği ve süresi konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.

Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanununun 68 inci maddesinde düzenlenmiştir.

Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir.

Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır.

İş Kanununun 63 üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir.

Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saat ve daha fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.

İşçi, ara dinlenme saatinde tamamen serbesttir. Bu süreyi işyeri içinde ya da dışında geçirebilir. İşyerinde geçirmesi ve bu süre içinde çalışmaya devam etmesi durumunda ara dinlenmesi verilmemiş sayılır. Ancak işçi işyerinde kalsa bile, ara dinlenmesi süresini serbestçe kullanabilir, bu süre içinde çalışmaya zorlanamaz.

Ara dinlenmesi için ücret ödenmesi gerekmez.

Ancak, bu süre işçiye dinlenme zamanı olarak tanınmamışsa, işçinin normal ücretinin ödenmesi gerekir. Bu sürenin haftalık 45 saati aşan kısmını oluşturması halinde ise, zamlı ücret ödenmelidir.

Ara dinlenme süreleri kural olarak aralıksız olarak kullandırılır.

Ara dinlenmesinin kullandırılması zorunlu ise de, bunun kullanılacağı zamanı belirlemek işverenin yönetim hakkıyla ilgilidir. İşçilerin tamamı aynı anda ara dinlenme zamanını kullanılabileceği gibi, belli bir plan dahilinde sırayla kullanmaları da mümkündür. Ancak ara dinlenme süresinin, işe, ara dinlenme süresi kadar geç başlama veya aynı süreyle erken bırakma şeklinde kullandırılması doğru olmaz. Ara dinlenme süresinin günlük çalışma içinde belli bir zamanda amaca uygun şekilde kullandırılması gerekir ( Yargıtay 9.HD. 17.11.2008 gün 2007/35281 E, 2008/30985 K. ).

İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, ara dinlenmelerinin iklim, mevsim, yöredeki gelenekler ve işin niteliğine göre yirmidört saat içinde kesintisiz oniki saat dinlenme süresi dikkate alınarak verileceği hükme bağlanmıştır. Değinilen maddenin birinci fıkrasında ise, ara dinlenme süresinin çalışma süresinden sayılmayacağı açıklanmıştır.

Somut olayda; davacı işçinin günlük ancak 7.5 saat çalışılabilecek işte çalışmasına rağmen, günde 8.5 saat çalıştırıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda TİS 27/son gereğince; dinlenme süreleri iş süresinden sayılacağından davacının günde bir saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş, mahkemece de bu rapora itibar edilmiştir.

İşyerinde yürürlükte olan TİS'lerin 27. maddesinde yemek ve dinlenme sürelerinin çalışma süresinden sayılmayacağı açıkça belirtildikten sonra ancak normal mesaiyi takiben fazla çalışma yapılacaksa mesaiye başlamadan önce 15'er dakikalık dinlenmek için paydos verilir ve bu süreler çalışılmış gibi sayılır hükmüne yer verilmiştir.

Davacının çalışması işverence yaptırılmış bir fazla çalışma olmadığına göre; fiili çalışmanın ara dinlenme indirilmeden hesaplanması hatalıdır. Davacının yarım saat ara dinlenme kullandığı anlaşılmakla sadece kalan yarım saatin fazla çalışma olarak hesaplanması gerekir.

3-TİS'e göre davacıya %80 zamlı ücret ödenmesi gerektiği uyuşmazlık konusu değildir. Ancak dosyada davalı işverenin davacının ismi de yazılı listelere göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü ( İŞGÜM ) ölçümlerine göre çalışılan işyerinin niteliği nedeniyle % 10 zamlı ücret ödediğine dair yazılar ve bir bordro bulunmaktadır. Dava konusu döneme ait tüm bordrolar getirtilerek davalının aynı nedenle ödediği zamlı saat ücretinin indirilerek sadece farkına karar verilmesi gerekirken bu husus araştırılmadan eksik inceleme ile sonuca gidilmesi yerinde değildir

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Tags: bakırköyde iş davası avukatı | çağlayanda iş davası avukatı | çağlayanda işçi avukatı | fazla mesai | fazla mesai alacağı | fazla mesainin hesaplanması | fazla mesainin verilmemesi | iş davaları avukatı | iş davalarına bakan avukat | iş davası avukatı | iş davasına bakan avukat | işçilik alacakları | istanbul iş davaları avukatı | kartalda iş davası avukatı | perpada iş avukatı | perpada is davasi avukati | şişlide iş davası avukatı | ümraniyede iş davası avukatı


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.