KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Borçlar Hukuku »
Pazar, 28 Nis 2024

Kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre müteahhid tarafından yapılmayan kalorifer dairesi ile zemin kaplama imalatının bedelinin tahsiline ilişkin davalar yapının iskan izni alınarak teslim edildiği tarihten itibaren B.K m.126/4.'e göre 5 yılda açılır.

T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/5809

K. 2005/4306

T. 17.7.2005

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davada ve birleşen ek davada noksan işler bedelinin tahsili istenmiş, mahkemece zamanaşımı ve esas yönünden davalar reddedilmiş, hüküm davacı arsa sahibi tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Dava, eser sözleşmesinin bir türü olan kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.

Ayrık durumlar dışında eser sözleşmesinden kaynaklanan davalar BK.nun 126/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Aynı Kanunun 128. maddesi uyarınca da zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihten başlar. Somut olayda her iki dava da noksan işler bedeli talep edilmiştir. Noksan işler bedeli, eserin teslim tarihinde muaccel olur. Davacıya ait 5 katlı 10 daireli Blok yapı kullanma izin belgesi alınmak suretiyle 12.10.1998 tarihinde teslim edildiğinden zamanaşımı bu tarihten itibaren işlemeye başlar. Sırasıyla 4.8.1999 ve 9.7.2003 tarihlerinde açılan asıl ve ek davalar, süresinde ikame edilmiş olup, dava tarihlerine kadar BK.nun 126/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmamıştır. Mahkemece, olayda uygulama yeri bulunmayan BK.nun 363/1. maddesinin yollamasıyla aynı Kanunun 207/1., maddesine atıf yapılarak, bu maddede öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle davaların reddi doğru olmamıştır.

Davada, yapılmayan kalorifer dairesi ile zemin kaplama imalatının bedeli, diğer bir ifadeyle "noksan işler bedeli" talep edilmiştir.

Mahkemece eserdeki noksanlıklar "açık ayıp" olarak nitelendirilmiş ve davacı arsa sahibinin süresinde muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu suretle eseri zımnen kabul ettiği, eserin kabulü ile davalı yüklenicinin BK.nun 362. maddesi uyarınca her türlü sorumluluktan kurtulduğu gerekçesi ile dava ret edilmiştir. Davada talep edilen alacak kalemi nitelik ve niceliği itibariyle "açık ayıp" olmayıp "noksan iş"tir. Eserdeki noksanlıkların bedeli, teslimde ihtirazi kayda gerek olmaksızın zamanaşımı süresi içinde her zaman istenebilir. Mahkemenin bu yöne ilişkin ret gerekçesi de isabetli bulunmamıştır.

Mahkemenin esasa ilişkin diğer ret gerekçelerine gelince;

Davacının kalorifer dairesi yapım bedeline ilişkin istemi, mahkemece, ısıtma sisteminin merkezi sistem olduğu, sözleşme hükmüne göre bu durumda davalı yüklenicinin kalorifer dairesi yapma yükümlülüğü bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Gerçekten yanlar arasındaki sözleşmenin 4. maddesinde, 690 nolu parsel üzerine arsa sahibi için 5 katlı ve 10 daireli müstakil kaloriferli anahtar teslimi apartman yapılacağı, bu apartmanın kooperatife ait Blokların merkezi ısıtma sistemine bağlanacağı, şayet kooperatif dairelerini kaloriferli yapmaktan vazgeçerse arsa sahibine ait apartmana müstakil olarak TSE damgalı kazan ve gerekli bütün tesisatın kurulacağı, ayrıca bodruma kaloriferci dairesi de yapılacağı kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamından, davacıya ait C-Blok ile kooperatife ait D Blokun müşterek olarak C Blokta kurulu kazandan, kooperatife ait A, B, E ve F Blokların da müşterek olarak bir başka kazandan ısındığı anlaşılmaktadır. Tüm Blokları kapsayacak şekilde merkezi ısıtma sistemi kurulmadığına ve kazan dairesi de davacıya ait C Blokta tesis edildiğine göre sistemin parçası olan kalorifer dairesinin de C Blok altında olması gerekir. Davacı, sözleşmenin 4. maddesine dayanarak kalorifer dairesi bedeli talep etmekte haklıdır. Mahkemece iki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dava tarihindeki birim fiyatlara göre kalorifer dairesi yapım bedeli 15.11.2001 tarihli raporda 2.769.292.000 lira, 24.3.2003 tarihli raporda 3.000.000.000 lira olarak saptanmıştır. Davacı vekili 10.12.2001 tarihli dilekçesinde 15.11.2001 tarihli raporda yazılı kalorifer dairesi yapım bedeline herhangi bir itirazı olmadığını bildirdiğinden anılan miktarın davalıdan tahsili gerekir. Mahkemece, tüm Blokları kapsayacak şekilde merkezi ısıtma sistemi kurulmuş ve davacıya ait Blok bu sisteme bağlanmış gibi değerlendirme yapılarak ve sözleşme hükmü hatalı yorumlanarak bilirkişi raporlarının aksine bu kalem istemin reddi doğru olmamıştır.

Davacının zemin kaplama bedeline ilişkin istemi ise mahkemece, dairelerin üyelere zemin kaplama yapılmaksızın şaplı beton halinde teslim edildiği, arsa sahibine ait dairelerin de kooperatife ait dairelerle aynı şartlarda teslim edilmesinin sözleşmeye aykırı olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Yanlar arasındaki sözleşmenin 14. maddesinde, üyelere ait dairelerin bazı imalatları noksan bırakılsa dahi, arsa sahibine ait dairelerin her şeyi tamam olarak anahtar teslimi şeklinde yapılacağı yazılı bulunmaktadır. "Anahtar teslimi" ifadesinin zemin kaplama imalatını da kapsayacağı ortadadır. Sözleşmede kaplamanın cinsi belirtilmediğinden üyelerin çoğunluğunca hangi kaplama cinsi seçilmiş ise davacının dairelerine de o cinsin orta kalitesinin yapılacağı sözleşmenin amacına, hakkaniyete ve yasal düzenlemelere uygun düşer ( BK. Madde 70 ) . Üyelerin çoğunluğunun dairelerini ahşap parke ile kapladığı anlaşılmakla, davacı ahşap parke bedelini talep etmekte haklıdır. Orta kalitedeki ahşap parke bedeli 24.3.2003 tarihli bilirkişi raporunda 3.064.000.000 lira olarak saptandığından HUMK.nun 74. maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak 3.000.000.000 lira parke bedeline hükmedilmesi gerekir.

O halde mahkemece, 2.769.292.000 lira kalorifer dairesi bedeli ve 3.000.000.000 lira ahşap parke bedeli olmak üzere toplam 5.769.292.000 lira alacağın 2.000.000.000 lirasına asıl davada, 3.769.292.000 lirasına da ek davada hükmedilmeli, davadan önce davalı yöntemine uygun ihtarla temerrüde düşürülmediğinden asıl davada hüküm altına alınan miktara asıl dava tarihinden, ek davada hüküm altına alınan miktara da ek dava tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz yürütülmelidir.


SONUÇ : Yukarıda ( 1. ) bentte yazılı nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ( 2. ) bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17.07.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Tags: arsa davaları | arsa sahibi avukatı | avukat ara | bakırköyde gayrimenkul avukatı | bakırköyde iş kazası avukatı | bakırköyde işçi avukatı | binadaki noksanlıkların davası | çağlayan arsa sahibi avukatı | çağlayanda avukat ara | caglayanda gayrimenkul avukati | caglayanda icra avukati | çağlayanda iş davaları avukatı | çağlayanda iş kazası avukatı | çağlayanda işçi avukatı | çağlayanda tazminat avukatı | inşaata eksikler | istanbul arsa sahibi avukatı | kartalda gayrimenkul avukatı | kartalda miras avukatı | kat karşılığı inşaat | kat karşılığı inşaat avukatı | kat karşılığı inşaat sorunları | miras davaları avukatı | müteaahid davaları | müteaahidin noksan işleri | müteahhide karşı davalar | perpada avukat ara | tazminat davaları avukatı | tüketici davaları avukatı | yapılmayan kolorifer dairesi | zemin kaplama imalatı | zemine şap atılmaması


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.